Meydan: "Eğirdir, Göller Bölgesinin en önde gelen turizm merkezi..."

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,Meydan: "Eğirdir, Göller Bölgesinin en önde gelen turizm merkezi..."
Haberin Tarihi: 29.6.2013 09:33:00 - Okunma Sayısı:1967 defa okundu.

Süleyman Demirel Üniversitesi Eğirdir Meslek Yüksek Okulu öğretim elemanı Çetin Meydan, 2010 yılında Eğirdir'e 78.000 adet konaklamalı, 97.338 adet günübirlik ziyaretçi geldiğini söyledi.

Meydan: “Eğirdir, Göller Bölgesinin en önde gelen turizm merkezi...”

 

            Eğirdir Genç Girişimci İşadamları Derneğinin ev sahipliğinde 22 Haziran 2013 Cumartesi günü Mavigöl Otel’de yapılan toplantıda Eğirdir turizmi ilgili bilgiler veren Süleyman Demirel Üniversitesi Eğirdir Meslek Yüksek Okulu öğretim elemanı Çetin Meydan, 2010 yılında Eğirdir’e 78.000 adet konaklamalı, 97.338 adet günübirlik ziyaretçi geldiğini söyledi. “Eğirdir gölünün ve tüm bölgenin doğal güzellikleri her yıl çok sayıda yerli ve yabancı turisti ilçeye çekmektedir.” diyen Meydan, “Eğirdir İlçesi’ne 2010 yılı içerisinde 78.000 adet konaklayan, 97.338 adet günübirlik turist gelmiş olup, bunlardan 33.880 adedi yabancı turisttir. Ortalama konaklama süresi üç gündür.” şeklinde bilgi verdi.

            Eğirdir’de Yıllık Yatak Arzının 300.760 yatak, Yıllık Yatak Doluluğunun ise  % 25.9 olduğunu dile getiren Meydan, “İlçenin konaklama kapasitesi her geçen gün artmakta ve kalite olarak yükselmektedir. İlçede 9 adet 459 yatak kapasiteli otel, 20 adet 365 yatak kapasiteli pansiyon olmak üzere toplam 824 yatak kapasitesi mevcuttur.

            2010 yılı verilerine göre Yıllık yatak doluluğu ise  % 25.9 dur. Bu rakam düşük bir rakam olup atıl kapasite sorunu olduğu göze çarpmaktadır. Dönemsellik bunda önemli bir paya sahip olmalıdır.

            Yine ilçede 20 adet turizm belgeli ve belediye tarifeli lokanta mevcuttur.” diye konuştu.

Su ve Yelken Sporlarına

Uygun Bir Göl

            Eğirdir ilçesinin, gerek tarihi zenginlikleri gerekse doğal güzellikleri bakımından önemli bir potansiyele sahip olduğunu belirten Meydan, “Bu potansiyelin rasyonel bir şekilde değerlendirilebilmesi için turizm yatırımlarına öncelik verilmesi gerekmektedir.” dedi.

            Eğirdir Gölü’nün su ve yelken sporlarına uygun bir göl olduğunu ifade eden Meydan,  Eğirdir’in Isparta ilinin hatta Göller Bölgesinin en önde gelen turizm merkezi olduğunu savundu.

            İlçeyle aynı adı taşıyan Eğirdir Gölü’nün, Göller Bölgesi’nin en büyük doğal zenginliklerinin başında geldiğini söyleyen Meydan, “Kuzey – güney uzanımlı büyük bir çöküntü alanının kuzey sınırında oluşmuş tektonik bir göl olan Eğirdir Gölü, ortalama 475 kilometrekarelik yüzölçümü ile Türkiye’nin 4. büyük gölüdür. Kuzeyde kalan ve daha küçük bir alanı kaplayan bölümüne Hoyran Gölü, güneyde kalan bölümüne ise Eğirdir Gölü denir. Eğirdir Gölü her türlü su sporlarına uygundur. Küçük çaplı da olsa yelken kulübünün lazer, pirate, surf ve katamaran eğitimleri devam etmektedir. Rüzgarın sürekliliği kite surf için de uygun görülmektedir ve henüz denenmemiştir.” diyerek bu konuya dikkat çekti.

Askawana, yani "Ada Ülkesi"

            Konuşmasında Eğirdir’in tarihten gelen zenginliklerini de anlatan Meydan, bu konuda şu bilgileri verdi: “Eğirdir Gölü güney ucu merkez olmak üzere Burdur Gölü'ne kadar olan bölgeye, İlkçağda Askania adı verildiği sanılmaktadır. Eğirdir Gölü'nün güney ucu kıyıları kuşkusuz bölgedeki ilk kentçiklerden birinin ya da birkaçının yeriydi. Bu yöreye Luwi uygarlığı çağında Askawana, yani "Ada Ülkesi" adı verilmiştir. Yöredeki çoğu isim Luwi dilinden kalmıştır. Bunlara örnek verirsek; Pisidia eski roma eyaleti ve bu bölgenin ismi reçineli çam ormanı ülkesi, Kuwada – Kovada Kuwa isimli tanrıçaya tapan insanların ülkesi,, Konana- Gönen, Trimbiada, Gondana - Kumdanlı, Adada – ana tanrıça ülkesi gibi.

            Yöre, Arzava Krallığından sonra M.Ö. 1200 yıllarında Friglerin egemenliğine girdi. Daha sonra M.Ö. 687-547 yılları arasında Lidyalılar tarafından işgal edildi.

            Eğirdir’in Lidya’nın son hükümdarı Kroisos (M.Ö.560-547) tarafından kurulduğu ve ilk adının da “Krozos” olduğu sanılmaktadır. Şehrin iç kalesi’de Lidyalılar tarafından yaptırılmıştır. Romalılar döneminde ilçe Prostanna diye anılmıştır. Yörede ilk Türk yerleşiminin 1071’den birkaç yıl sonra gerçekleştiği sanılmaktadır. Anadolu Selçuklu hükümdarı III. Kılıçaslan 1204 yılında çevredeki şehirler ile birlikte, Eğirdir’i de Selçuklu egemenliği altına almıştır. Selçuklular, sayfiye yeri olarak kullandıkları Eğirdir’e doğal güzelliklerinden dolayı Cennetâbad ismini vermişlerdir. 1391’de Eğirdir ve yöresi Osmanlı egemenliğine girmiştir ve Konya Vilayeti Hamit Sancağı’na bağlı bir kaza olmuştur. Cumhuriyetin kurulmasından sonra da ilçe konumuna getirilmiştir.

Dünyanın İlk Rahibe

Okullarının Yerleşkesi

Yeşilada (Nis)

            Eğirdir şehir merkezine 1.5 km. uzaklıkta olan Yeşilada, 9 hektar alan üzerinde taş temelli ahşap evleri, dar sokakları ve küçük balıkçı barınağı ile otantik özelliğini korumaktadır. Eskiden halk arasında Nis olarak bilinen Yeşilada, ev pansiyonculuğunun yaygınlığı ve balık lokantaları ile dikkat çeker.

            Ada’da ayrıca Hıristiyanlarca kutsal sayılan Ayastefanos kilisesi yer almaktadır. Dünyanın  en eski belki de ilk kinisaları yani rahibe okulları buradadır.

            Mübadele döneminden önce Burdur, afyon ve Isparta Hristiyanlarının senede bir defa burada toplandıkları ve hacı olmak için gölün kuzeyindeki Hoyran’a gittikleri burada bulunan ve içinde Meryem ana Manastırı’nın bulunduğu Limnai Adası ve Frig dönemi Tırtar Kaya Mezarları bölgesinde 3 gece kalarak hacı olduklarını bilmekteyiz.

Atatürk’ün adası CAN ADA

            Atatürk’ün adası olarak da bilinen ada kendilerinin Eğirdir’i ziyaretlerinde belediyece hediye edilmiştir. Böcüzade tarihine göre şu anki yol bağlantısı olmadan önce Eğirdir ile can ada arasında ahşap direkler üzerine kurulu bir tahta köprü olduğu, adanın içinde yalılar olduğu ve buraya halkın gülistan dediği bilinmektedir.

            Can ada üzerinde şu an 16 Ağustos - 16 Eylül 2004

arasında gerçekleştirilen Uluslararası Isparta-Eğirdir I. Taş Heykel Sempozyumu’ndan kalma yerli ve yabancı heykeltıraşların yaptığı 13 eser sergilenmektedir.”

EĞİRDİR TUR PROGRAMLARINA ALINMALIDIR

            “Eğirdir ve bölgenin zenginlikleri Antalya’da bulunan seyahat acentaların ve tur operatörlerince  programlarına alınmalı, günübirlik ve konaklamalı turlar düzenlenmelidir.” tespitinde bulunan Meydan, bu konuda şunları söyledi: “Eğirdir’in turizmin başkenti Antalya’ya ve inanç ve kültür turizminin Türkiye’deki önemli merkezlerinden Kapadokya - Konya’- Pamukkale  kültür turları hattı üzerinde olması  bir diğer avantajını teşkil etmektedir. Kültür turları düzenleyen acentalar bölgeye çekilmeye çalışılmalıdır.

            Eğirdir ve bölgenin zenginlikleri Antalya’da bulunan seyahat acentalarınca programlarına alınmalı, günübirlik ve konaklamalı turlar düzenlenmelidir.

            Antalya ‘ya yakın Yayla özelliği olması, geceleri kesintisiz uyumaya elverişli olması, terletmeyen ve nem içermeyen havası ile iç turizm açısından da değerlendirilmelidir.

            Antalya’da incentive turizm yapan seyahat acentalarının çevre gezileri programlarına Eğirdir’in alınması sağlanmalıdır.”

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap