ISPARTA'YA YAZIK OLDU!!!

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,ISPARTA'YA YAZIK OLDU!!!
Haberin Tarihi: 5.8.2015 10:25:00 - Okunma Sayısı:1594 defa okundu.

GÜLPARK'TAN GÜL VADİSİNE UZANAN BEŞ YILIN HAZİN ÖYKÜSÜ

 

ISPARTA'YA YAZIK OLDU!!!

Zeki Tarhan / ANKARA

GÜLPARK’TAN GÜL VADİSİNE UZANAN BEŞ YILIN HAZİN ÖYKÜSÜ…

- KENT KİMLİĞİNİ ORTAYA ÇIKARACAK SEMBOL PROJELERİN ÖLÜ DOĞMASINDAN, ISPARTA DERS ÇIKARABİLDİ Mİ DERSİNİZ?!!!

Isparta, koskoca bir beş yılını ne yazık ki boşa harcadı… Ticari misyonu da olan “GÜLPARK” Projesinden, ticari misyonu olmayan “GÜL VADİSİ” projesine uzanan bu hazin tabloyu gözler önüne serecek, sorgulayacak ve de tarafsız bir gözlemci sıfatıyla objektiflikten ayrılmadan, polemiklere yol açmadan, testiyi kırmadan bu beş yılın “DERİN ANALİZ” ini yapacak, son tahlilde de; Isparta kamuoyunun takdirine sunacağız…

***

               2010 yılının Mayısında,“GÜLPARK” Projesi fikri çıkıyordu ortaya… Zamanın Isparta milletvekili Haydar Kemal KURT; “Gül Müzesi” çalışmasının genişletilerek, tüm Isparta’yı ve her sektörü etkileyecek bir Ticaret ve Turizm Merkezi’nin oluşturulmasını istiyordu…

               …Fikir, iyi-güzel de; Proje alanı neresi olmalıydı?... Önce, Proje alanı saptanmalı, o alan ziyaret edilmeliydi… Demokratik, çoğulcu/katılımcı bir ortam oluşturularak bu gerçekleştirildi ve Proje alanı olarak, Isparta Tren İstasyonu (=Isparta GAR)’ı ve civarı için karar veriliyordu…

***

…Ve saptanan Proje alanı; Haydar Kemal KURT, Mehmet GÖKGÖZ, Bolat TAMER, Kamil İNCİ, Fevzi ÖZDEMİR, Selim SÖZER, Kadir ŞALLI, Adnan YILMAZTÜRK ve Resul TAŞTAN tarafından ziyaret ediliyordu…

Yine, bu alan ziyaretinden birkaç gün sonra, görev dağılımı yapılıyor ve Orman Bölge Müdürlüğünde; SDÜ den Doç. Dr. Atila GÜL, Yrd. Doç. Dr. İsmail GÖKDAYI, Ar.Gör. Oğuzhan ÖZALTUN, Adnan YILMAZTÜRK, Resul TAŞTAN, Fevzi ÖZDEMİR ve Selim SÖZER’ den oluşan heyet, bir toplantı gerçekleştiriyor…

Bu toplantıdan bir hafta sonra, Proje Konsept geliştirme raporu yazılıyor ve Haziran ayı sonlarına doğru da, Doç. Dr. Atila GÜL ve ekibi tarafından, proje konsept yaklaşımı çiziliyordu…

***

Proje çalışmasının merkezi otoriteye sunulması aşamasına gelinmişti… 2010’ un Temmuzunda Proje, Kültür ve Turizm Bakanlığına sunulurken, Ağustos başında da; Başbakanın, referandum çalışması için Isparta’ yı ziyaretinde, Haydar Kemal KURT tarafından sayın ERDOĞAN’ a sunuluyordu…

Kültür ve Turizm Bakanlığının Teknik elemanlarının, projeyi olumlu bulduklarına dair “TEKNİK RAPOR” da hazırdı…

***

…Ve bürokratik eylem ve işlemler süreci devam ediyordu… Söz konusu çalışmalar kapsamında; Isparta Merkez Tren İstasyonu ve çevresindeki 65.000 m2’lik alanda, “TURİZM MERKEZİ” ilanına yönelik olarak, Kültür ve Turizm Bakanlığınca etüt çalışmalarına başlanıyordu…

Bu arada; Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Özgür ÖZARSLAN, proje alanını ziyaret ediyor, kendisine proje alanında “BİLGİLENDİRME” yapılıyordu…

***

          Zaman ilerliyor, yıl sonu da yaklaşıyordu… Üç hafta sonra, 2011’e “merhaba” diyecektik… 09 Aralık 2010 tarihinde, proje alanı olan ISPARTA GAR ve civarındaki 65 Dekarlık alanın, “TURİZM MERKEZİ” ilan edilmesi için, kamu kurum ve kuruluşlarının görüşlerini almak üzere, Kültür Ve Turizm Bakanlığı / Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğünce, ilgili diğer Bakanlıklara resmi yazı yazılıyordu…

***

               İçerisinde; Gül Ürünleri Satış Merkezi, Konaklama Tesisleri ve SPA Merkezinin bulunacağı “GÜLPARK” Projesi, DPT (=Devlet Planlama Teşkilatı)’ye gönderilmişti… Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından, projenin yapılacağı alanın, “TURİZM BÖLGESİ” ilan edilmesinin ardından oluşturulan Komisyon, çalışmalarını tamamlayarak bir rapor hazırlıyordu…

                Isparta İl Özel İdaresinin eşgüdümünde gerçekleştirilecek yatırım için “BAKA” (=Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı )’nın (4 milyon) liralık finansman desteği de belirtiliyordu… Ve bu Projenin sahibi de; Isparta İl Özel İdaresi idi.

***

               Isparta Merkez GÜLPARK TURİZM MERKEZİ; 26.09. 2011 tarih ve 2011/2295 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 23.10 2011 tarih ve 28093 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giriyordu…

***

               2010 Mayısında başlayan süreç, BAKA’ya verilen “DOĞRUDAN FAALİYET PROJESİ” ile yeni bir safhaya giriyordu… Ve proje onaylanarak çalışmalara başlanıyordu… Tabii, zamanı durdurmak mümkün değildi ve takvimler 2012  Martını gösteriyordu…

***

               Artık, Kalkınma Bakanlığı vardı… Güdümlü Proje; Kalkınma Bakanlığı tarafından onaylanıyor, Projenin uygulama yeri olarak ta, SDÜ’ye pazarlanıyordu… Ve SDÜ’nün başında da, yeni Rektör seçilen Hasan İBİCİOĞLU vardı.

               Projenin, konsept olarak Üniversitede uygulanması doğru muydu?... Doğru olmadığına inanılıyordu ve bu inançla nezaketen anlatılıyordu… Fakat sonuçta; Üniversite de ısrar ediliyordu…

***

GÜLPARK PROJESİNİN SİYASİ AYAĞINDA, HAYDAR KEMAL KURT VAR

KURT: “ISPARTA GAR’I ÜZERİNDEN, BOZANÖNÜ-KULEÖNÜ VE EĞİRDİR İSTASYONLARINA DA ULAŞILARAK, BU ÜÇGEN İÇERİSİNDE, GÜL İLE BİRLİKTE TARİH-KÜLTÜR VE İNANÇ TURİZMİ POTANSİYELİNİ OLUŞTURMAK VE BUNU İNSANLARIMIZA SUNMAK İÇİN, GÜLPARK PROJESİNİ YAPTIK…”

- MAALESEF, BİZİM ARSASINI İL ÖZEL İDARESİNE DEVREDEREK, TÜM ŞEHRİN SAHİBİ OLACAĞI BU PROJE, BİZİM MİLLETVEKİLLİĞİMİZİN SONA ERMESİYLE (2011) SAHİPSİZ KALMIŞ, PROJEYE İLİŞKİN TOPLUMSAL HEYECAN VE BEKLEYİŞ, GÜL VADİSİ PROJESİ İLE SAPTIRILMIŞ VE UNUTTURULARAK, HÜSRANA UĞRATILMAK İSTENMİŞTİR.

               - ISPARTA EKONOMİSİ İÇİN; GÜL’ÜN BİR GÜÇ VE  SİNERJİ KAYNAĞI OLABİLECEĞİNİ, DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKTİĞİNİ İSPAT ETTİK!!!

               - AÇILIMI VE KAPSAMI İLE ISPARTA’DA “İLK” OLAN GÜLPARK PROJEMİZ; GÜL VADİSİ PROJESİ İLE ÖN KESME/ ENGELLEME GAYRETLERİNİN MÜŞAHHAS BİR ÖRNEĞİDİR!!!

               - GÜL VADİSİ PROJESİ; ISPARTA İÇİN OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILAN CİDDİ BİR KONSEPT ÇALIŞMASININ ENGELLENMESİNDE, “SUİKAST TİMİ” GÖREVİNİ GÖRMÜŞTÜR!!!

               - ŞEHİRDEN KATILIMCILARIN OLMADIĞI VE SADECE MERKEZİ İDAREDEN GELECEK OLAN KALKINMA VE GELİŞME TEKLİF VE ÖNERİLERİ; ŞEHRİN YARATICI AKIL VE KABİLİYETLERİNİN DUMURA UĞRAMASINA VE KİŞİSEL ÖZVERİLİ GAYRETLERİN ÖLÜ DOĞMASINA, EN BÜYÜK ETKENDİR!!!

               - ŞUNA İNANILSIN VE MERAK EDİLMESİN Kİ; “GÜLPARK” KESİNLİKLE, ISPARTA’MIZ İÇİN GERÇEKLEŞTİRİLECEKTİR!!! 

               Merkezi Otoritenin hazırladığı; “2023 Turizm Strateji Belgesi” ile uyumlu ve adeta ona paralel bir proje olarak görmek ve öyle algılamakta yarar vardı “GÜLPARK” Projesini… Şehrimize ait tüm fırsatları, riskleri dikkate alarak, hiçbir paydaşı ve bileşeni göz ardı etmeden, hak sahibi olarak görerek, şehre hizmet edebilmek için, çeşitli çalışmalar ve gayretler içinde bulunan Haydar Kemal KURT, milletvekili olduktan sonra (2007), artık sağa-sola bakmadan, mazeret üretmeden, şehirle bütünleşmiş, şehri tanımlayan değerlerimize projektör tutuyordu…

***

Geleneksel olarak halı ve Gül vardı… Tarımsal alanda; kiraz ve elma üretimi başta olmak üzere, Seracılık ve Çiçekçilik… Sonra, “TURİZM” geliyordu… Gerek inanç ve gerekse tarih ve kültür bakımından zengin olan şehrimizde; coğrafyası ve tabiatı ile, en önemlisi de “DOĞAL KLİMASI” ile değerlendirilebilecek kaynak değerleri vardı…Su Ürünleri ise, en önemli tarımsal potansiyellerimizdendi…

               Spor kampları, Gençlik kampları ve “SAĞLIK TURİZMİ” kapsamında KIZILDAĞ!!!

               Eğitim şehri olmamızda; sadece üniversite eğitimi değil, anaokullarından başlayarak, ilk ve orta eğitimden yüksek öğrenime dek uzanan bu yelpazede, şehrimizin her noktasında, ileri seviyede eğitim imkânlarının sunulması ile başlayan ve yüksek öğrenimde oluşturulan nitelikli, seviyeli ve rekabet edebilir öncelikleri ile tercih edilebilir bir “ÜNİVERSİTE EĞİTİMİ” için yapılması gerekenler…

***

               İşte bütün bunları dikkate aldığımızda; Isparta’mızın riskleri ve fırsatlarının her biri için gerekli olan “ALTYAPI” çalışması diyebileceğimiz birtakım gereklilikler söz konusuydu… Bireylerin ise, tek başına bunları gerçekleştirebilmeleri olanaksızdı… Belki de çoğumuzun fark edemediği “BİREYSEL YATIRIM GİRİŞİMLERİ” neticesiz kalmıştı… Bu konuda da, onlarca örnek verilebilirdi…

***

               Ülkemizde, kendisiyle özdeşleşmiş değeri olan çok az şehrimiz vardı. Örneğin; “Uludağ” dediğimizde, aklımıza “BURSA” şehri gelir. Boğaziçi ya da Sultanahmet, Ayasofya dendiğinde akla “İSTANBUL” gelirdi… Halı ya da Gül dediğimizde de akla ilimiz “ISPARTA” geliyordu…

               Bizimle özdeşleşmiş olan bu iki kavramın, aynı zamanda bir nesne yada ürün olduğu dikkate alınırsa, değerlendirilebilecekleri fırsatı ile karşılaşıyorduk… Yani, yada işin özü şuydu: HALI VE GÜL, BİR ISPARTA’ LI İÇİN FIRSATTIR!!!

***

               KURT, konuya bakın nasıl yaklaşıyordu: “…İşte biz, bu fırsatı şehrimiz insanının istifadesine sunarak faydalanabilmesi için, çalışma yapmamızı, milletvekilliğimizin sorumluluklarımızdan gördüğümüz için, GÜLPARK Projesini yaptık… GÜLPARK Projesi; siyasetçi olarak, tamamen şahsıma ait bir Projedir. Lâkin; geçmişi ve geleceği ile tüm kapsamları bana ait veya beni ilgilendiren bir Proje değildir.

               Biz bu Projeyi; Üniversiteden hocalarımızla birlikte ve şehirden katılımcılarla birlikte gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla oluşturduk… Bizim çalışmamızdan önce, konuyla ilgili yapılan çalışmaları ve çalışanları atlamadan gerçekleştirdiğimiz bu çalışma ile, “GÜL” değerimizin şehrimizde farklı misyonlarını göstererek, uygulamalı örnekleri ile, girişimcilerin iştahlarını uyandıracak yatırım seçeneklerini sergileyerek, öncü ve örnek bir çalışmayı gerçekleştirmek istedik… Bu anlamda; Projenin içeriğinde yer alan fonksiyonları yanında, uygulama alanı da, maksadı en üst düzeyde tahrik edici olarak tespit edilmiştir…”

***

GÜLPARK PROJESİNDE NELER VAR?

* KARA TRENLE; TREN İSTASYONLARIMIZ TURİZMİN HİZMETİNDE…

 *…VE “GÜLPARK” İLE UÇKUN UFUK TURU…

Haydar Kemal KURT, “GÜLPARK PROJESİ”nin içeriğini, şu sözlerle anlatıyordu:

“…Projede; Gül Bahçeleri, Alış-veriş noktaları,  Spa merkezleri, Konaklama Oteli ve Bungalov Evleri oluşturulmuştu… Bütün bu unsurlar, farklı ticari girişimler için örnek teşkil etmektedir… Yani; GÜLPARK Projesinde ticarî amaç bulunmaktadır.

Projedeki Ticari alanlarda;  Gül esanslı ürünler, Gülsuyu, Gülyağı, Gül Kolonyası, Gül esansı, Gül Lokumu, Gül Parfümü, Gül Kremleri ve benzeri ürünlerin satışı gerçekleştirilecektir…

Diğer taraftan, SPA merkezlerinde; Gülün rayihasından ve Gülün tedavi edici özelliklerinden yararlanmayı sağlayacak Banyo ve Masaj ünitelerinden oluşmaktadır…”

                                                                     ***

Projenin uygulama alanı olarak da;  Isparta Merkez Tren İstasyonunun bulunduğu 65 bin m2’lik alanın tercih edildiğini, bunun en önemli sebebinin de; şehir merkezinde olmasından dolayı, gelen turistlerin kolayca şehre aktarılmasının mümkün olması ve tüm şehir esnafı, özellikle de sektördeki esnafın müşteri potansiyelini arttırmak olduğunu vurgularken, projenin alternatif turizm ve EKO TURİZM yönünü de bakın nasıl anlatıyordu…

KURT’u dinliyoruz:

“…Isparta GAR’ı üzerinden, BOZANÖNÜ – KULEÖNÜ ve EĞİRDİR istasyonlarına da ulaşılarak, bu ÜÇGEN içerisinde yer alan alanda, GÜL ya da başkaca sebeplere dayalı turizm potansiyelini değerlendirip oluşturmak amaçlanmıştır…

Bu bağlamda; gerçekleştirilecek turlarla turistler, KARATREN’ler vasıtasıyla, BOZANÖNÜ tarafında GÜL Tarlalarına ulaştırılacak, KULEÖNÜ ve EĞİRDİR İstasyonlarına, yine Kara Tren’le ulaştırılan turistler, EĞİRDİR GÖLÜ’nün sunduğu güzellikleri seyredecek, AKPINAR seyir tepesinden, Eğirdir ve Gölü’nün eşsiz panoramasını gözlemleyecek, Yamaç Paraşütünü açacak, Yatlarla Kaya Mezarlarını ziyaret edecek, Yalvaç Antik Kenti Psidya Antokyasını ve Men Mabedini göstererek, İNANÇ TURİZMİ’ ni hayata geçirmiş olacağız…”

                                                                        ***

Haydar Kemal KURT, Turizm literatürüne yeni bir kavram kazandırıyordu… KIZILDAĞ’dan, Beyşehir Gölü kıyısındaki KEYKUBAT SARAYI’na, Miryokefalon zaferinin kazanıldığı Hamideli toprağındaki TARİHÎ PANORAMİK AÇIKHAVA MÜZESİ ve  oradan YAZILI KANYON’un “ÖZGÜR İNSAN MANİFESTOSU”na uzanan “UÇKUN UFUK TURU!!!”

Bakın Sayın KURT, Uçkun Ufuk Turuna, GÜLPARK Projesi bağlamında nasıl bakıyordu: “…Dünyanın en temiz havasında, Oksijen depolayabileceğimiz, bekli de bir gece konaklayabileceğimiz şifa kaynağımız KIZILDAĞ, Yenişarbademli’de, Beyşehir Gölü’nün kıyısında, KEYKUBAT SARAYI’nın temelleri üzerinde Türkler’in, İslâm’ın temsilcisi olma yolundaki Haçlı Seferlerinde oynadıkları rolü hissederek, MİRYOKEFALON SAVAŞI ve kazanılan zaferi, tarihi panoramik AÇIK HAVA MÜZESİ’nin kurgusunun yapıldığı bu yerde, İstanbul’un fethi hedef ve müjdesi kızıl elma’ sının ileri planlarını yaparken bulacak ve yüzyıllara uzanan hedeflerin, nasıl konulup gerçekleştirildiğini tespit edecektir…”

                                                                       ***

 “…Tarihin bir rastlantı olmadığı, geçmişten gelen bir tahayyül ve maksadın gerçekleştirilmesi için yapılan çalışma ve hazırlıkların, birbiriyle kopmayan bir zincirin halkaları gibi, insanlık tarihinin önemli bir tarihi misyonu ve dönemecinin başlangıç yolu KRAL YOLU’nun ilk durağı ADAKENT’ten, Hz. İsa’ya Sempol vasıtasıyla ulaşacak ve O’nun getirdiği tebliği, Roma İmparatorluğuna elbirliği ile götürecek, böylece; bir ya da iki günde, insanlık tarihinin kendisine kadar olan akışında, görsel ve duygusal yolculuğunu gerçekleştirecek…           

Biraz sonra ulaşacağı YAZILI KANYON’da; Kayalara işlenmiş “ÖZGÜR İNSAN MANİFESTOSU” nu okuyarak, zihin dünyasında eriştiği bir “UÇKUN UFUK TURU”nu, orada yiyeceği tabii Alabalık Tavası ile tatlandırarak, KARACAÖREN GÖLÜ ve çevresindeki biyolojik çeşitliliği ve tabiat temaşasında, Akdeniz’den gelen sıcak rüzgârların, Toros Dağlarının geçit vermez karlı göğüslerinde ılıyarak, yüzüne dokunup geçmesinin hazzı içerisinde, tüm yorgunluğu atacağı bir UÇKUN UFUK TURU ile tamamlamanın mutluluğunu yaşayacaktır…”

                                                                      ***

UÇKUN UFUK TURU, görüldüğü gibi, “GÜLPARK” Projesinin ne denli bir sinerjik etki alanına sahip olduğunu da gösteriyordu… İşte bütün bunları; “TARİH – KÜLTÜR ve İNANÇ TURİZMİ bağlamında, EKO TURİZM Bölgesi olan yöremizde var olan değer ve potansiyelimizi ortaya çıkarmak ve insanlarımıza sunmak için GÜLPARK PROJESİ yapılıyordu…

***

BAŞBAKAN ERDOĞAN’IN TASVİP VE TAKDİRLERİYLE GÜLPARK PROJESİ

ISPARTA GARI’NIN, DDY’NIN TASVİP VE DESTEKLERİYLE PROJEYE TAHSİSİ

“…VE 2012 YILLARINDA, ŞEHRİN YÜREĞİNDE İKÂME ETMEYE ÇALIŞTIĞIMIZ GÜLPARK PROJESİ; ŞEHRİN KENARINDA KÂĞIT ÜZERİNDE PROJELENDİRİLMİŞ, SADECE ÜNİVERSİTENİN HİNTERLANDINA HAPSEDİLEREK, AYRILAN GÖSTERMELİK BÜYÜK BÜTÇELERLE, OLABİLİRLİĞİ DESTEKLENEREK, GÜLPARK PROJESİNE OLAN UMUT VE HEYECANLAR SÖKÜP,ALINIP, KOPARILARAK GÜL VADİSİNDE TÜKETİLMİŞTİR!!!        

                    Haydar Kemal KURT’u dinliyoruz: “…Bu maksatla, Isparta Ticaret ve Sanayi Odası, Isparta Belediyesi ve Meclis Üyeleri, İl Genel Meclisi Üyeleri, Gül Birlik Yönetimi, Isparta Valiliği-İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile paylaşılmış, öneri ve değerlendirmeleri ile revize edilmiş, nihayetinde Sayın Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN’a; Isparta ziyaretlerinde, protokol gereğince, orada hazır olanların huzurunda, şahsım tarafından “GÜLPARK PROJESİ” Dosya halinde, kısaca izah edilerek arz edilmiştir.

                   Sayın Başbakanımızın tasvip ve takdirleriyle konu, öncelikli olarak, Kültür ve Turizm Bakanımıza takdim edilmiş, gerekli müracaatlar sonrasında, Bakanlık yetkililerinin yaptığı incelemeler sonucunda, proje kabul edilmiştir.

                  Kabul edilen bu Proje gereğince; uygulama alanı olan Isparta Merkez Tren GAR’ı, DDY’nın da tasvip ve destekleri şahsıma sağlanarak, ARSA PROJEYE tahsis edilmiş ve buna ilişkin olarak ta, yaptığım uğraşlarla, BAKANLAR KURULU KARARI alınmıştır.

                   Maalesef bizim, arsasını İl Özel İdaresine devrederek, tüm şehrin sahibi olacağı bu Proje; bizim milletvekilliğimizin sona ermesiyle (2011), sahipsiz kalmış, fakat biz buna rağmen, bu Proje için başından beri birlikte olduğumuz arkadaşlarımızla gayretlerimizi devam ettirdik…

                  Bu maksatla; Proje takdim çalışmaları, BAKA tarafından projelendirilerek desteklenmiş olmasına rağmen, bir müddet sonra, kapılar suratımıza kapanmış, Projeye ilişkin oluşan toplumsal heyecan ve bekleyiş, “GÜL VADİSİ PROJESİ” ile saptırılmış ve nihayetinde, unutturularak hüsrana uğratılmak istenmiştir.

GÜLPARK PROJESİ; ÖYLE YA DA BÖYLE GERÇEKLEŞTİRİLECEKTİR!

GÜLPARK PROJESİ; ISPARTA’DA AÇILIMI VE KAPSAMI İLE BİR “İLK”

GÜL VADİSİ PROJESİ; ISPARTA İÇİN OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILAN CİDDİ BİR KONSEPT ÇALIŞMASININ ENGELLENMESİNDE, SUİKAST  TİMİ GÖREVİNİ GÖRMÜŞTÜR!!!

Haydar Kemal KURT, eninde sonunda mimarı olduğu “GÜLPARK PROJESİ”nin hayata geçirileceğine ve Isparta’mıza kazandırılacağına içtenlikle  inanıyordu…Ve bu inancını ve de manevi hazzını bakın nasıl dillendiriyordu:

                “…Kim ne derse desin, gerçekleştirilmesi halinde ben ve arkadaşlarım, bir nebze de olsa sorumluluklarımızı şükür, yerine getirebildik… Manevi tatmininden başka, hiçbir kazancımız olmayan bu proje; “ÖYLE YADA BÖYLE, İNANIYORUM Kİ, GERÇEKLEŞTİRİLECEKTİR!!!”

                                                               ***

                KURT, neyi ispatlıyor ve neyi “tescilledik” diyordu?... KURT’ u dinliyoruz:

“…Biz, çalışmalarımızla Isparta’mızda; Gül’ün bir değer olduğunu ve bu şehre ait olduğunu ispatladık ve tescilledik!!! Gül’ün, sadece tarımsal değil, kültürel ve ticari bir değer olduğunu ortaya koyduk…

                Isparta ekonomisi için; Gül’ün bir GÜÇ ve SİNERJİ KAYNAĞI olabileceğini, değerlendirilmesi gerektiğini ispat ettik!!! Ayrıca; bu hususta yapılan bizden önceki çalışmaların boşa gitmesini ve anlamını yitirmesini de önlemiş olduk!!!”

                                                               ***

                  GÜL VADİSİ PROJESİ’ni, “GÜLPARK PROJESİ’nin önünü kesme ve engelleme gayretinin somut bir örneği olduğunu vurgulayan ve özellikle bu iddiasının altını özellikle çizen KURT, bu düşüncesini bakın nasıl açıklıyordu:

                  “…GÜL VADİSİ Projesi, bizim GÜLPARK Projesi ile Isparta’da, tüm şehri ifade eden ve katılımını sağlayan bu projenin destekçisi gibi görünse de, Ve onun üzerine inşa edilen devamı bir proje imiş gibi görünse de, aslında; “GÜLPARK PROJEMİZLE” doğan, belki de Isparta’da açılımı ve kapsamı ile bir “İLK”  olan bir Projenin desteklenip tamamlanması yerine, alternatif bir Proje olarak takdim edilmesi sebebiyle, “ÖN KESME ve ENGELLEME gayretlerinin en müşahhas örneğidir!!!

Zira, GÜL VADİSİ Projesi; GÜLPARK Projesinin doğurduğu toplumsal beklentileri karşılamak üzere, kontrol edilebilir bir alana çekmiş, paydaşlarını en asgariye indirmiş bir projedir. GÜL VADİSİ’nin tek öne çıkan yönü; finansal sorundan uzak olduğu şeklindedir. Bu finansal desteği sağlayan asıl aktör durumundaki BAKA, bizim Projemizi önce kendisi sahiplenmek istemiş, bu maksatla 2011 seçimlerinin hemen arifesinde, bizim Projemizi; “BAKA’dan ISPARTA’YA MEGA PROJE” spotu ile yerel basın aracılığıyla kamuoyuna takdim etmiş, bizim tepkimiz ve sahiplenmemiz üzerine, bu defa, “GÜL VADİSİ PROJESİ”ni icat etmiş, ÜNİVERSİTE’Yİ DE BU İŞE ALET ETMİŞTİR!!!

                      “GÜL VADİSİ” Projesi; Isparta için oluşturulmaya çalışılan ciddi bir konsept çalışmasının engellenmesinin de “SUİKAST TİMİ” görevini görmüştür!!!”

***

                       “…Bölgesel imkânları ve kaynakları tespit edip, fırsatları değerlendirmede destek olarak gerçekleştirme sorumluluğundaki bir kuruluşun, bizim çalışmamıza göre, konum ve işlevini değerlendirdiğimizde; başka şekilde bir ifade bence, açıklayıcı ve izah edici olmadığı için, bu şekil bir tanımlamayı makul, adil ve gerçekçi görüyorum…”

***

                          …Evet, aynen böyle diyordu Sayın KURT. Sorumluluklarının hesabını vermek ve aynı sorumluluğu taşıyan aktörlere ya da şehrin dinamiklerine de bir “UYARI”  niteliğinde bakın neler diyecekti:

                       “…Bu hususta, sözlerimin muhatabı olan ilgililer, inşallah cevap verme cesaretinde bulunurlar… Benim, konunun bu cephesini öne çıkarmış olmam, şahsi tatminlerimi gerçekleştirmek değildir. Şehre olan ilişkinin sorumluluğumuzun hesabını vermek ve aynı sorumluluk noktalarında olanlara bir “UYARI” olduğu kadar, şehre de bir “HESAP VERME”dir…”

***

                       KURT; yatırım öncelikli gerekliliklerin saptanıp, buna ilişkin beklentilerin tahrik edilmesini istiyor ve çarpıcı mesajını da bakın nasıl veriyordu:

                     “…Şehirden katılımcıların olmadığı ve sadece Merkezi İdareden gelecek olan kalkınma ve gelişme teklif ve önerileri, şehrin yaratıcı akıl ve kabiliyetinin dumura uğramasına ve kişisel, özverili gayretlerin ölü doğmasına en büyük etkendir.”

                      …Ve Haydar Kemal KURT, son noktayı şu özlü sözü ile koyuyordu:

                     “ŞUNA İNANILSIN VE MERAK EDİLMESİN Kİ; GÜLPARK PROJESİ, KESİNLİKLE HAYATA GEÇECEK VE GERÇEKLEŞTİRİLECEKTİR!!!”

 

GELECEK YAZI: İŞİN ÜNİVERSİTE ( SDÜ ) AYAĞI…

BİZİ İZLEMEYE DEVAM EDİN…

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap