EĞİRDİR OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ŞENLİKLERİ YAPILDI

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,EĞİRDİR OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ŞENLİKLERİ YAPILDI
Haberin Tarihi: 6.6.2013 09:36:00 - Okunma Sayısı:2679 defa okundu.

Eğirdir Milli Eğitim Müdürlüğü ve Dündarbey Anaokulu'nun organizeleriyle 2012-2013 Eğitim Yılı "Yıl Sonu Eğirdir Okul Öncesi Eğitim Şenlikleri" yapıldı.

EĞİRDİR OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ŞENLİKLERİ YAPILDI

 

Anasınıfı Öğrencileri Birbirinden Güzel Hünerlerini Sergilediler

 

            Eğirdir Milli Eğitim Müdürlüğü ve Dündarbey Anaokulu’nun organizeleriyle  2012-2013 Eğitim Yılı  “Yıl Sonu Eğirdir Okul Öncesi Eğitim Şenlikleri” yapıldı.

            Yıl Sonu Eğirdir Okul Öncesi Eğitim Şenliğine Kaymakam Yalçın Yılmaz, Belediye Başkanı O. Nuri Özmeral, İlçe Milli Eğitim Müdürü Yılmaz Boztoprak ve Şube Müdürleri, İlçe Jandarma Bölük Komutanı Yzb. Ali Demir, öğrenciler ve çok sayıda öğrenci velisi katıldı.

            Yıl Sonu Eğirdir Okul Öncesi Eğitim Şenliği dün saat 11:00’de Eğirdir Kapalı Spor Salonunda devletimizin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk ve ebediyete intikal eden aziz şehitlerimiz için saygı duruşunda bulunulması ve akabinde İstiklal Marşımızın söylenilmesi ile başladı.

            Daha sonra Dündarbey Anaokulu Müdürü Murat Aydın’ın konuşması ile devam etti.

            Aydın, “geçen yıl Gülpembe Anaokulu koordinesinde gerçekleştirilen ve bu yıl da okulumuzca organize edilen Eğirdir okul öncesi eğitim şenlikleri programına hoş geldiniz.” diyerek başladığı konuşmasında şunları söyledi:

            “Erken çocukluk dönemi” bir çocuğun gelişiminde, kişiliğinin oturmasında, sağlıklı bir birey olarak yetişmesinde temel yapı taşlarının atıldığı kritik bir dönemdir. Çocuk yedi yaşında okula başladığında gelişiminin büyük bir kısmı tamamlamış olur ve ne yazık ki temel eğitim için artık geç kalınmıştır.

            Eğitim, doğumla başlayıp yaşam boyu devam eden bir süreçtir. Yaşam boyu sürecek öğrenmenin temelleri ise ilk altı yaşta, yani erken çocukluk döneminde atılır. Bu dönemde çocuklara iyi bir eğitim verilmesi ve olumlu çevre şartları sunulması çocuğun fiziksel, zihinsel, duygusal, sosyal gelişimini desteklemede çok önemli rol oynar.

            Erken çocukluk eğitimi ilk olarak ailede başlar. Aileden sonra, okul öncesi eğitim kurumları çocuğu toplumsal yaşama hazırlamada aileyi desteklemektedir. Okul öncesi eğitim kurumları, çalışan anne babaya destek olup çocuk bakıcılığı görevinin üstlenildiği bir yer değil; çocukların fiziksel, sosyal, duygusal ve bilimsel gelişimlerini en sağlıklı şekilde geçirmesini, onları gelecek eğitim basamaklarına hazırlanmasını, kendisini doğru ifade edebilen, yaratıcı yönlerini ve becerilerini ortaya koyan sosyal bir birey olarak yetişmesini ve ailenin de okul öncesi eğitimi konusunda bilgilendirilmesini amaç edinen eğitim kurumlarıdır.

            UNICEF, okul öncesi eğitim kurumlarını “yaşama en iyi başlangıç” yeri olarak görüyor ve çocuklar için hayati  önemde olan bu dönemeçte, onlara eşit haklar verilmesi gerektiğini savunuyor.

            Türkiye’de okul öncesi eğitime baktığımızda eğitim düzeyinin, az gelişmiş ülkeler seviyesinde olduğu görülmektedir. Dünyada 3-5 yaşlarında erken çocukluk eğitimi alanların oranlarına bakıldığında, Meksika’da %70, Fas’ta %34, Ürdün’ de %27, Doğu Avrupa ülkelerinde en az %50, AB ülkelerin her birinde bu oran %100’e yakındır.Isparta ve Eğirdir’i bu istatistiki bilgiden müstesnadır.

Değerli konuklar , yapılan araştırma sonuçları beyin gelişiminin en önemli kısmının ilk 6 yıl içinde gerçekleştiğini göstermektedir. 3-6 yaş nöronlar arasındaki bağlantıların en üst seviyede gerçekleştiği dönemdir. Bir bebek 3 yaşına geldiğinde, beyninin fiziksel büyümesinin % 90'ı tamamlanmıştır. Çocukluk tecrübeleri beynin çalışan devrelerinde hangi hücrelerin kullanılacağında belirgindir. Çocukluk döneminin geçtiği yaşam ve çevre koşulları beyin işlevselliğini olumlu veya olumsuz etkilediği, oyun oynamayan ve çok az dokunulan çocuklarda beyin gelişiminin yaşıtlarından %20-30 daha az olduğu kanıtlanmıştır. Bu yüzden çocuklara erken yaşlarda karmaşık algılama ve fiziksel deneyimler için fırsatlar sunmak, ileriki yaşlardaki değişik öğrenme becerilerinin gelişimine olumlu yönde etki eder. Hatta böyle olanakların sağlanması erken beslenme bozukluklarına bağlı eksiklikleri telafi edebilir ya da en azından bir kısmını giderebilir. Kısacası, çocuğun okula başladığında gelişiminin büyük bir kısmı tamamlanmış, zihinsel-dil yetenekleri, davranışları, duygusal ve fiziksel özellikleri şekillenmiş oluyor.

            Prof. Sevda Bekman, Prof. Diane Sunar, Prof. Çiğdem Kağıtçıbaşı 22 yıl süren "Erken Müdahalenin Erişkinlikte Süren Etkileri" konulu araştırmalarına 1982 de başlamışlardır. Bu çalışma, dünyada erken çocukluk eğitiminin etkisini böylesi uzun süreli inceleyen ikinci araştırmadır. İstanbul’un çoğu gecekondu semtlerindeki anne ve 3-5 yaşındaki çocuklarına eğitim verilmesinin ardından bunun etkileri önce 1992 yılında  sonra da 2004 yılında  ölçülmüş ve araştırma eğitim amaçlı anaokullarına giden çocukların, gündüz bakımevlerine giden ve evde bakılan çocuklara göre daha iyi performans gösterdiklerini ortaya koymuştur.

            Prof. Çiğdem Kağıtçıbaşı 2004’de 25 - 27 yaşına ulaşmış bu gençler üzerinde takip araştırmasını yapmış ve “Evde ya da kurumda okul öncesi eğitimden yararlanan çocukların, böyle bir eğitim almayanlara kıyasla daha uzun süreli okuduğunu, daha çoğunun üniversiteye gittiğini, daha yüksek statülü işlerde çalıştığını, çağdaş, sosyal ve ekonomik yaşama katılımlarının daha yüksek olduğunu” açıklamıştır.

            Okul öncesi eğitimin çocuğun gelişimindeki etkisi üzerine yapılan araştırmalar erken çocukluk eğitiminin olumlu etkisini kanıtlamaktadır. Erken çocukluk eğitimi sadece çocuğa değil, aileye, topluma ve ekonomiye yüksek gelir sağlayan, fakat maliyeti küçük yatırımlardır. AÇEV nitelikli ve etkili bir erken çocukluk eğitiminin Türkiye’ye katkılarını şöyle sıralıyor:

            - Çocukların uzun vadede daha üretken, daha yaratıcı, sorun çözmede daha yetkin olmalarını sağlar.

            - Dilsel, zihinsel, fiziksel, sosyal ve duygusal açıdan gelişmiş çocuklar okula hazır olurlar ve daha rahat uyum sağlarlar. Böylelikle ilköğretim kalitesi yükselir.

            - Okula hazır çocukların sınıfta kalma ve okulu terk etme oranları düşer, bu da maliyetleri azaltır.

            - Toplumdaki vasıflı çalışan sayısı artar, yükselen üretim ekonomik yarar getirir.

            - Toplumda suç oranları düşer.

            - Sosyo-ekonomik ve cinsiyete dayalı eşitsizliklerin etkisi hafifler.

            - Kadınların işgücüne katılımlarını, ayrıca çalışma verimliliklerini artırır.

            - Sağlıklı ve iyi beslenen çocukların ölüm oranları düşer.

            - Köyden kente göçün getirdiği sorunların çözümünde katkıda bulunur.

            Özetle; erken çocukluk dönemi çocuğun gelişiminde, kişiliğinin oturmasında, sağlıklı bir birey olarak yetişmesinde temel yapı taşlarının atıldığı kritik bir dönemdir. Bu nedenle okulöncesi eğitime gereken önem verilmeli ve her çocuğun bu hizmetten faydalanması için herkes üzerine düşen görevi yapmalıdır.

            Bu arada şöyle kısa bir bilgi de vermek istiyorum. 12 yıllık zorunlu eğitime geçilmesiyle okul öncesi eğitimin geri plana itildiği gibi bir hava oluşmuştur. Ancak, gerek Milli Eğitim Bakanlığı gerekse Milli Eğitim müdürlükleri okul öncesi eğitimde yüzde 100 okullaşma hedefini tutturmak amacıyla var gücüyle çalışmaktadır. Yakın zamanda bakanlığımız  tarafından , ‘Okul Öncesi Eğitimin Güçlendirilmesi Projesi, Avrupa Birliği’nin mali katkısı ve UNICEF’in teknik desteğiyle hayata geçirilmiştir. Süresi 43 ay olan proje kapsamında  10 ilimiz de pilot uygulama kapsamına alınmıştır.

            Her çocuğun okul öncesi eğitimi alabilmesi dileğiyle saygılar sunar iyi seyirler dilerim.”

            Dündarbey Anaokulu Müdürü Murat Aydın’ın konuşmasının ardından anasınıfı öğretmenlerinin  öğrenciler ile hazırladıkları gösterilere geçildi.

            İlk olarak misafir okul Sarıidris İlkokulu anasınıfı öğrencileri “Penguen Dansı”nı, sergileyerek büyük beğeni aldılar ve daha sonra aramızdan ayrıldılar.

            Yıl Sonu Eğirdir Okul Öncesi Eğitim Şenliklerinde ilçemiz okulları Tomurcuklar Anaokulu Minik Yıldızlar Sınıfı Öğrencileri “Şirinler” isimli oyunu, Dündarbey Anaokulu Neşeli Ezgiler Sınıfı Öğrencileri “Nossa Nossa” isimli müzik eşliğindeki dans gösterilerini, Bağlar İlk okulu Anasınıfı öğrencileri “Çember Çevirme Oyunu” ile dans gösterilerini, Dündarbey Anaokulu Pamuk Şekerleri Sınıfı son günlerin popüler müziği “Yatcaz Kalkcaz” isimli şarkıyla dans gösterilerini, Eğirdir Kız Teknik ve Meslek Lisesi Uygulama Anasınıfı Öğrencileri “Arı ve Fil Rondu” isimli gösterilerini, Gülpembe Anaokulu Minik Kalpler Sınıfı Öğrencileri “Kafkas Gösterilerini”, İrfan Kaynak Anasınıfı öğrencileri “Ateş Böceği Dansı” ile dans gösterilerini, Dündarbey Anaokulu Renkli Damlalar Sınıfı Öğrencileri “Kurdela Dansı”nı, Muazzez ve Yaşar Şapçı İlkokulu Anasınıfı Öğrencileri “Türkmen Kızı ve Keklik Oyunları”nı, Gülpembe Anaokulu Uğur Böcekleri Sınıfı Öğrencileri “Ponpon” gösterilerini, Tomurcuklar Anaokulu Uğur Böcekleri Sınıfı Öğrencileri “Karma Müzikler” eşliğinde dans gösterilerini, Mustafa Çetinkaya İlkokulu Anasınıfı öğrencileri “Kendi Ülkemde Anadilsiz Kalırsam” isimli gösterilerini, Dündarbey Anaokulu Renkli Renkli Patikler Sınıfı Öğrencileri “Günaydın Çocuklar” isimli oyunlarını, Tomurcuklar Anaokulu Renkli Mantarlar Sınıfı Öğrencileri “Farecik” isimli oyunlarını ve Gülpembe Anaokulu Renkli Kelebekler Sınıfı Öğrencileri “Vay Benim Halime” isimli gösterilerini sundular.

            Etkinlikte doyasıya eğlenen öğrenciler 2012-2013 yılını böylelikle bitirmiş oldular.  Bu yıl birinci sınıfa başlayacak olan öğrencilerimizi tebrik ediyor, başarılar diliyoruz.

Haber: Emel TURAN KARTAL

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap