DİKMEN’DEN ACİL RADİKAL ÇÖZÜM
Zeki TARHAN – ANKARA
BÖLÜM : 6
TARHAN, SU KOTU SORUNUNU ANLATIYOR…
TARHAN’ın, SDÜ/ Su Enstitüsü Müdürü, Mühendislik Fakültesi / Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi, değerli Bilim insanımız Prof. Dr. Şehnaz ŞENER hocamızla yaptığı bir söyleşide; “Eğirdir Gölü Özel Hükümlerinden minimum su kotunun kaldırılması ne anlama geliyor? Bu durum, Göl yönetimini yönetilemez hale getirir mi?” sorusuna bakın nasıl yanıt veriyordu:
PROF. ŞENER - “Bu soruya, SDÜ Su Enstitüsü Müdürü veya Enstitü yönetimi perspektifinden yanıt verecek olursak; Eğirdir Gölü Özel Hükümleri’nden “minimum su kotu” nun kaldırılması, gölün ekolojik, hidrojeolojik ve sosyo – ekonomik yönetimini ciddi şekilde riske atan bir durumdur. Minimum su kotu (914,74 metre); göldeki su seviyesinin EKOLOJİK SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ SAĞLAMAK için belirlenen alt sınırıdır. “Bu metreden sonra (itibaren) hiçbir şekilde gölden su çekimi yapılmasına izin verilmez.” Bu sınırın kaldırılması; Gölden çekilecek su miktarına, herhangi bir kısıtlama getirilmeyeceği anlamına gelir. Buda; “GÖL EKOSİSTEMİNİN KONTROLSÜZ SU KAYBINA UĞRAMASINA VE KRİTİK SEVİYELERE DÜŞMESİNE NEDEN OLABİLİR!!! MİNİMUM SU KOTUNUN KALDIRILMASI, GÖLÜN DOĞAL DENGESİNİ BOZARAK YÖNETİLEMEZ HALE GELMESİNE YOL AÇABİLECEK TEHLİKELİ BİR ADIMDIR!!! EĞİRDİR GÖLÜ; YALNIZCA ISPARTA İÇİN DEĞİL, BÖLGESEL SU DENGESİ VE EKOSİSTEM İÇİN KRİTİK ÖNEME SAHİPTİR!!! BU NEDENLE, BİLİMSEL VE SÜRDÜRÜLEBİLİR YÖNETİM YAKLAŞIMLARI İLE KORUNMASI GEREKİR…”
***
TARHAN – Peki, “Ne yapılmalı?” diye soracak olursak.
PROF. ŞENER – Bilimsel verilere dayalı karar mekanizmaları işletilmeli ve minimum su kotu gibi kritik düzenlemeler kaldırılmamalıdır. Göl ekosistemine zarar vermeden su kullanımı planlanmalı ve tarımsal sulamada, alternatif yöntemler (damla sulama vb.) teşvik edilmelidir. Göl üzerindeki baskıyı azaltmak için, HAVZA BAZLI ENTEGRE SU YÖNETİMİ anlayışı benimsenmelidir.
YARIN:
EĞİRDİR GÖLÜ MİN.SU KOTUNUN
916 METREYE YÜKSELTİLMESİ ÖNERİSİ…