BELEDİYE BAŞKAN ADAYI ÖMER ŞENGÖL:
“NE KADAR KULLANIRSAN KULLAN SU, BİR LİRA.”
Özel Haber:
İlhan ŞİMŞEK
Halka
açık toplantılarını sürdüren Eğirdir Belediye Başkan Adayı Ömer Şengöl son
bombayı bu sözlerle patlattı.
Daha
önceki toplantısında su kullanımında sınır belirlemeyip, “Suyun tonu bir lira.”
diyen Ömer Bey bu kez, “Ne kadar kullanırsan kullan suyun tonu bir lira!..”
diyerek suya sınırsızlık getirmiş oldu.
Bu
seçimlerin önceki seçimlerden daha çekişmeli geçeceğini belirten Ömer bey,
“Karşımıza Osman Nuri Özmeral Bey çıksın!.. Çünkü o, “Eğirdir’i çok büyüttüm!”
diyor. Halbuki Eğirdir günden güne kan kaybediyor. Biz de Eğirdir’in büyümeyip
aksine küçüldüğünü meydanlarda haykırıp halkımıza bu durumu ispatlayacağız.”
“Hâlâ
benim zamanımda etrafımda bankamatiklerin çalışmadan maaş aldıkları iddia
ediliyor. Sayın vatandaşlarım, bu konuda defalarca soruşturma geçirdim.
Hiçbirinden ceza almadım. Yok böyle bir şey. Benim danışmanlarım şimdiki gibi
Isparta’da oturup ayda bir Eğirdir’e gelmediler. Ortada bir bankamatiklik varsa
onu şimdikiler yapıyor.”
“Sayın
Eğirdirlililer, sözlerime inanın şu ana kadar Eğirdir belediyesine ekstra bir
para gelmemiştir. Hani hükümetten kamyon kamyon para gelecekti?!.. Hepsi boş
çıktı!.. Üstelik para için benim yaptığım dükkanlar teker teker satılıyor.
Belediye böylece para kazanıyor. Sayın Nuri Bey’in yaptığı yeni binalar mı var;
dükkanlar mı var?”
“Sayın
Nuri Bey çıktığı Kanal 32’de, “ Eğirdir’e fabrika lazım değil.” diyerek
akıllara durgunluk veren bir değerlendirme yapmıştır. Ey başkan sen aklını
peynir ekmekle mi yedin? Bu nasıl anlayış? Her bir fabrika iş demek, aş demek,
eve ekmek demek; çocuğa üst baş, defter kitap demek; esnafa para demek;
sanayiye iş demek; inşaata iş demek. Eğirdir’de bu kadar elma depoları birer fabrika
değil mi? Asya Meyve Suları bir fabrika değil mi? Bunlardan birer tane daha
olsa kötü mü olur? Bu ne biçim bir başkanlık anlayışı?”
“Kıymetli
vatandaşlarım, biz daha başkanlık koltuğuna oturmadan hakkımızda bir sürü
olumsuz propaganda yapılıyor. Yok işçi çıkaracakmışım; yok şu adam, şu işçi
benden değil, onları yerinden edecekmişim!.. Bunların hepsi boş laf. Buradan
söylüyorum ki hiçbir işçiye dokunulmayacak! Herkes kendi alanında çalışacak.
İşçi çıkarmak diye bir şey yok. Herkesin maaşları tıkır tıkır ödenecek!”
“Bazıları
diyor ki başkan yollara taş döşedi. Ben de diyorum ki beş senede yaptığı tek iş
bu; yarısı da duruyor. Onu da beş sene yattı da seçime altı ay kala yaptı.
Demek ki bu taş döşeme işi Eğirdir için değil de oy avcılığı içinmiş. Böylesi
göz boyamalara Eğirdir halkı pirim vermez, bunları yutmaz!”
“Sayın
Nuri Bey, asansörlü tuvalet yaptırdım!”diye boy boy resimler çektiriyor.
Sorarım size arkadaşlar, Eğirdir’in hiç başka işi kalmadı da asansörlü tuvalete
mi ihtiyacı kaldı? Eğirdir’in nüfusu işsizlikten 14.000’e düşmüş. Esnaf siftah
etmeden dükkan kapatıyor. Aldığı malın yerine, mal satamadığı için yeni mal
getiremiyor. Kanal 32 de, milletin huzurunda “Eğirdir’e fabrika lazim değil,
diyen birinden Eğirdir’e ne hayır gelir!.. Fakat asansörlü tuvalet yaptım diye
övünüyorsun! Senin fabrika yoksa asansörlü tuvalet mi? Bu, halkı ekmek
bulamayan vatandaşına, Fransa kralının “Ekmek bulamazsanız pasta yiyin!” demeye
benziyor. Eğirdir esnafı kan ağlarken sen tut asansörlü tuvalet yap. Her iş
bitti de o mu kaldı?
Sabredin
ey Eğirdirliler, 30 Mart seçiminin arkasından gelen 1 Nisanda her şey
değişecek. Eğirdir hakkettiği yeri bulacak!...”