CHP’den İktidarın Sağlık Hizmetlerine Düşük Notlu Karne!
CHP Isparta İl Başkanı Yalım Halıcı; partilerinin İl Sağlık Komisyonu tarafından hazırlanan ‘Isparta Sağlık Hizmetleri’ raporunu paylaştı.
CHP Isparta İl Sağlık Komisyonu sağlık hizmetlerine ilişkin rapor hazırladı. Hazırlanan raporu paylaşan ve sağlık hizmetlerinin durumuna ilişkin değerlendirmeden bulunan CHP Isparta İl Başkanı Yalım Halıcı, koronavirüsle mücadelede ikinci yılın geride bırakıldığına dikkat çekerek, yoğun özveri ve gayretleri nedeniyle tüm sağlık çalışanlarını ayakta alkışladığını söyledi.
“TECRÜBELİ PROFESÖRLER NEDEN İSTİFA EDİYOR?”
Tüm sağlık kollarının sorunlarının çözülmesi ve sağlık emekçilerinin yüzünün güldürülmesinin elzem olduğunu belirten CHP’li Halıcı sağlık alanında yaşanan sorunlara parmak bastı. Başkan Halıcı, “Sağlık sektöründe yaşanan sorunların devam ettiği bugünlerde Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde bu sorunlara bir yenisi eklendi. Sormak istiyoruz. Tıp fakültemizde görev yapan tecrübeli profesörlerimiz neden tek tek istifa ediyor? Bu istifalar sonucunda aktif olarak çalışan bölüm neden kapanma noktasına geliyor?” diye sordu.
“HASTALAR MALZEME OLMADIĞI İÇİN AMELİYAT EDİLEMİYOR”
Gelişmiş ülkelerde öncelikli gündemin sağlık sektörü olduğu ancak Türkiye’de ise ilk darbeyi sağlık hizmetlerinin yediğinin altını çizen Başkan Halıcı, “Bir zamanlar çevre illerden tedavi olmak için Isparta’mıza gelen vatandaşlar maalesef şu anda MR sorunu nedeni ile şehir hastanesine yönlendiriliyor ve ameliyat olması gereken hastalar, kur farkından dolayı sarf malzeme alınamaması nedeniyle ameliyat edilemiyor. Ameliyat olamayan hastalarımız vefat ederse bunun vebalini kim alacak?” şeklinde konuştu.
“HASTANELER TİCARETHANE OLARAK GÖRÜLMEMELİDİR”
Bilimselliğe aykırı ve yanlış tedaviler nedeniyle ortaya çıkabilecek sorunlardan doktorların sorumlu tutulamayacağını vurgulayan CHP’li Halıcı, “Sağlık sektörünü ticarethane olarak gören yöneticiler, oluşacak sorunların hesabını vermelidir. Sağlık hizmetlerinin ticarethane mantığında yönetilmesini doğru bulmuyoruz. Tüm hastaneler gibi üniversite hastaneleri de ticarethane olarak görülmemelidir. Böyle görüldüğü için maalesef üniversite hastaneleri zor durumdadır. Geleceğin hekimlerini yetiştiren, hastalara sağlık hizmeti götüren üniversite hastanemiz bu kötü durumu hak etmemektedir. Bizim istediğimiz ise ileri teknolojilerle donatılmış, bölgesine hizmet vermeye devam eden güçlü bir üniversite hastanesinden başka bir şey değildir. Bununla beraber sağlık hizmetlerinin faydalı olması adına muayene sisteminde de düzenlemeler yapılması gerekir. Yapılacak bu düzenleme ile de sağlık sektöründeki şiddetin de büyük oranda önüne geçilebilir” dedi.
“İLAÇ YOKLUĞUNUN SORUMLUSU ECZANELER DEĞİL SAĞLIK BAKANLIĞI’DIR”
İlaçlara ulaşım konusuna da değinen Başkan Halıcı sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kanser, anti depresan, tansiyon, şeker gibi hayati önem taşıyan bazı ilaçlar, şubat ayında ilaç kur fiyatına yapılacak zam nedeniyle bulunamıyor. Geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanlığı yapmış olduğu açıklamada eczaneleri stokçulukla suçlamış, döviz kurundan kaynaklı bazı ilaçlara zam geleceği için satış yapılmadığını söylemişti. Ancak bu açıklamalar gerçeği yansıtmamaktadır. İlaçların bulunamamasının tek bir sorumlusu vardır, o da Sağlık Bakanlığıdır. 2021 yılı için ilaçtaki sabit kur avro değeri 4,57 TL olarak belirlenmişti. Ancak güncel kur ile belirlenen kur arasındaki fark sağlık hizmetlerini kötü etkilemektedir. Dolayısıyla bu aradaki oluşan büyük fark ve yıl içerisinde yaşanan kur değişkenliği ilaçların üretimini ve tedarikini kötü bir duruma getirmektedir. İnsan sağlığı ile uğraşan tüm kurumları bir bütün olarak değerlendirmemiz gerekir. Sağlık Bakanlığı eczacıları zan altında bırakmak yerine, eczacıları koruyan açıklamalar yapmalıdır. Buna bağlı olarak Sağlık Bakanlığı’nda görev alan kadroları en kısa zamanda asli görevleri ile ilgilenmeleri ve acilen sorunun gerçek kaynağı ile bunun çözümünü net bir şekilde ortaya koyması yönünde çağrıda bulunuyorum”