?EĞİRDİR GÖLÜ; TÜRKİYE?NİN VE MİLLETİMİZİN GELECEK NESİLLERE BIRAKMAK ÜZERE EMANETİ?

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,?EĞİRDİR GÖLÜ; TÜRKİYE?NİN VE MİLLETİMİZİN GELECEK NESİLLERE BIRAKMAK ÜZERE EMANETİ?
Haberin Tarihi: 25.11.2016 11:03:00 - Okunma Sayısı:1332 defa okundu.

“EĞİRDİR GÖLÜ; TÜRKİYE’NİN VE MİLLETİMİZİN GELECEK NESİLLERE BIRAKMAK ÜZERE EMANETİ”

* DSİ, GÖLÜN KİRLİLİĞİNİ VE POMPA KATLİAMINI ÖNLEYEBİLECEK Mİ?!!!

* YEREL YÖNETİMLERİN “ARITMA”LARLA ARASI NASIL?!!!

* GÖL HAVZASINDA, İYİ TARIM

UYGULAMALARI VE TEŞVİK…

* FISTIĞIN ÇEVRESİNDEKİ 81 YERLEŞİM BİRİMİNİ KUŞATACAK ARITMA?!!!

* HER KURUM, GÖREVİNİ

YAPABİLECEK Mİ?...

* SORUN NE?!!!

İŞİN ZORLUĞU MU, ÖNCELİKLERİN FARKLILIĞI MI?...

GÖLÜMÜZÜN KURTARILMASI İÇİN, YETKİ VE

SORUMLULUK KİMDE?!!!

…VE ACİL ÖNLEM Mİ,

RADİKAL ÇÖZÜM MÜ?!!!

 

 

                EĞİRDİR GÖLܒ ne bir balıkçı teknesiyle açılan ve Gölün hidrobiyolojik / hidrojeolojik / Su Ürünleri dengesi ve popülasyonu ile fiziksel özelliklerini ve bütünüyle “EKOLOJİK DENGE” sini bizzat alana inerek gözlemleyen Eğirdir Kaymakamı Abdullah AKDAŞ, Fıstık biçimindeki Gölümüzü çevreleyen ( 81 ) yerleşim biriminin seçimle yada atamayla gelen yerel yöneticilerine, merkezi otorite ve onun taşra yapılanmasına, sosyal medyada paylaştığı bir fotoğraf karesi ve bir cümlelik söylem biçimiyle, can çekişen “EĞİRDİR GÖLܔ için “ACİL ÇÖZÜM LÂZIM” diyordu… Ve Gölün su ürünleri dengesi için de: “ Gölün hali, içler acısı” diye haykırıyordu…

***

                Burada, Kaymakam AKDAŞ’ ı, hem ( 81 ) Yerleşim Birimine örnek olması ve o birimlerin karar verici mercilerine yetki ve sorumluluklarını anımsattığı için kutluyoruz…

                Hani denir ya;  “…Bu iş zor be kardeşim” diye. AKDAŞ’ ın; “EĞİRDİR GÖLܔ için yapılacakların zor olmadığına inandığına, içtenlikle inanıyoruz…


                Başkan ŞENGÖL’ ün, “EĞİRDİR GÖLܔ için adeta dilinden hiç düşürmediği bir söylem biçimi var: “YEDİ KOCALI HÜRMÜZ!!!”  ŞENGÖL’ ün bu söyleminde kastettiği olgu şu idi:  Gölün o kadar çok karışanı var ki, Gölün sahibi kim, yetki ve sorumluluk kimde / hangi kurum ve kuruluşta?!!! Ve tabii, son tahlilde ortaya çıkan; bir yetki gaspı ve yetki kargaşası…

 ***

                Yıllar önce, TÜBİTAK tarafından projelendirilen ve BOĞAZOVA Kırsalında hayata geçirilen, ne yazık ki verimli çalıştırılamayıp devre dışı bırakılan “DOĞAL ARITMA TESİSLERİ” ölü birer yatırım ve de kaynak israfı olarak anılmaktadır bugün.

                DSİ patronajlığını ve de “BU GÖLÜN SAHİBİ KİM?” sorusuna verilecek yanıt, hemen belirtelim ki; DSİ olacaktır. Peki DSİ, yıllardır dile getirilen Eğirdir Gölündeki kirliliği ve “POMPA KATLİAMI” olarak dillendirilen, tarla ve bahçelere gübre olarak giden yavru balık kaçaklarının önüne geçebilmiş midir?!!! Ne yazık ki kocaman bir “HAYIR!!!” Peki, ya kirliliği önleme, o da “hayır!!!”

***

                Yerel Yönetimler, “ARITMA TESİSLERİ” ni sağlam / tam kapasite ve de verimli çalıştırabiliyorlar mıydı? Bu sorunun yanıtını da olumlu olarak vermekte zorlanıyoruz tabii…

                Zaten, Yalvaç’ın Deri Sanayisi, EĞİRDİR  GÖLܒ nü yıllardır ağır metal deşarjlarıyla zehirledi… Yakın zamanda yapılan ve uzun süre de devreye sokulamayan YALVAÇ arıtma tesisinin VERİMLİ ÇALIŞTIĞINI söylemek mümkün değildi… 

                EĞİRDİR ARITMASI, bir dönem beş yıl hiç çalıştırılmadan, atıl kapasite olarak, öylece devre dışı bırakılmıştı. Elektrik enerjisinin maliyette yüksek bir  “girdi” unsuru olması, yerel yönetimleri bu yola sevk edebiliyordu…

                Şimdi gündemde; ÖZEL  İDARE’ nin Fıstığı çevreleyen “KÖY ARITMALARI”  vardı ve DSİ’ nin bu kuşaklama projesinin ihale sürecini biran önce bitirmesi bekleniyordu…

***

            İyi tarım uygulamaları ve teşviklerin, Gölümüz Havzası dikkate alınarak ve İç batı Akdeniz’in klimatik özellikleriyle şekillenen ürün deseni ıskalanmadan yapılmasının kaçınılmaz olduğu da bilinmeliydi…En son açıklanan “MİLLİ TARIM PROJESİ” ile Göl Havzamızdaki tarım ekonomisine ne sağlanıyordu dersiniz?...

***

                Son söz olarak, şunlar söylenebilirdi: “Bu Göl; Türkiye’nin ve Milletimizin gelecek nesillere bırakmak  üzere emaneti.”

                …Evet, DÜNYA MİRASI  bu Gölümüzü, şiirler yazarak, övgüler düzerek değil, radikal (=köklü) çözümler üreterek kurtarabiliriz…Bu ise; “EĞİRDİR GÖLܒ NÜN BÜTÜNÜYLE RESTORASYONU” ile mümkündür.

 

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap