- Olağanüstü kongresini gerçekleştiren İYİ Parti, tek aday olarak gösterilen Meral Akşener’iyeniden genel başkan olarak seçti.
"Daha yeni başlıyoruz" ana temasıyla Ankara ATO Congresium'da, 12 Ağustos 2018 Pazar günü gerçekleşen kurultayda 1123 delegenin oy kullanan 888'inden 881'inin oyunu alan Meral Akşener yeniden genel başkan seçildi.
Kongreye Isparta İl Delegeleri; Milletvekili Aylin Cesur, Genel İdare Kurulu Üyesi Nuri Okutan, İl Başkanı Mehmet Ertekin, Mustafa Şimşek, Eğirdir İlçe Başkanı Dt. Özgür Tandoğan, Merkez İlçe Başkanı Hasan Büyükçam, Keçiborlu İlçe Başkanı Rüstem Burunkaya, Gelendost İlçe Başkanı Mehmet Över, Yalvaç İlçe Başkanı İlhan Yüksel, Şarkikaraağaç İlçe Başkanı Cemil Çelik ile partililer de katıldı.
İYİ Parti Isparta Milletvekili Aylin CESUR, kongre başlamadan önce kongre salonunda Isparta ve ilçelerinden gelen partililerle yakından ilgilendi.
İYİ Parti olağanüstü kongresi başlamadan partililer tarafından Andımız okundu.
Genel Başkan Meral Akşener'in, Partililerin tezahüratları arasında salona girip yerini almasından sonra İstiklal Marşımız okunarak Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ve aziz şehitlerimiz için saygı duruşunda bulunuldu.
Kongrede bir açılış konuşması yapan Akşener, şunları söyledi:
" ...Toyumuza hoşgeldiniz, Türk milletinin umut ışıkları hoşgeldiniz, yolları kesildikçe büyüyenler hoşgeldiniz, Peygamber Efendimizin yolunun yolcuları, Hazreti Ömer’in adaletini rehber edenler, altı aslan gibi kapılar açanlar Fatih gibi gönül fethedenler, Mustafa Kemal gibi çağı okuyabilenler, Tanrı Dağı kadar Türk, Hira Dağı kadar Müslüman olabilenler hoş geldiniz. Hoş geldiniz ve emin olun ki Türkiye’ye Türk siyasetine iyi geldiniz, iyi geldik...
Evet onca badire atlattık bin bir yalana, iftiraya, hileye göğüs gererek geldik. Devletin devasa imkanları ile karşımıza dikilenlerin duvarlarını yıkarak geldik. Kurulan tuzaklara düşmemek için her adımımızı hesaplayarak geldik. Bugün Mecliste grubu, her ilde, her ilçede teşkilatı, binlerce üyesi, gönüllüsü, Türk siyasetine söyleyecek sözü ve gücü olan bir partiyiz. Bugün sözümüz var ama dün susma orucu tutan Meryem gibiydik. İYİ Parti’den önce konuşursak sesimiz kısıldı, talep edersek iftira atılırdı, dur dersek tehdit ederler, git derse kovarlar, söz söyleyecek olsak üzerimize kullanırlardı. O uzun suskunlukla bir bebek büyüttük. İşte o bebeğin artık konuşma vakti gelmiştir. Bu memleketin namuslu dürüst çocukları olduğumuza şahitlik etme vakti gelmiştir. İYİ Parti, sesi kısılan, sözü kesilen, iftiraya uğrayanların partisidir. İYİ Parti memleketi avucuna alan ehliyetsizliği, terbiyesizliği, yozlaşmaya karşı kalbiyle buğuz edip Allah’a sığınırım partisidir. Bugün buradayız. Milletin Meclisi’ndeki sayımız belli ama yarın, evet yarın mutlaka iktidarda olacağız. Fakat o gün bir şeyi asla yapmayacağız; nereden ve nasıl geldiğimizi unutmayacağız. Bir zaman nasıl zayıf düşürüldüğümüzü, yokluklar içinde bir araya gelip, kardeşliğe sığınarak nasıl ayakta kaldığımızı unutmayacağız. Allah’ın izni milletimizin teveccühü ile o gün geldiğinde memleketin evlatlarının üniversitelerde nasıl güpegündüz öldürüldüğünü unutmayacağız. Çözüm süreci denen o lanetli günlerde mağdur olan yaşam ve eğitim hakkı gasp edilen gençlerimizi unutmayacağız. Vakti ile iktidarla kol kola pozlar veren cemaat görünümlü terör örgütünün elemanları soru çalarken, adamını bulur atanırken, boğazından kesip okuttuğu çocuklarının geleceği çalınan annelerin-babaların uykusuz gecelerini unutmayacağız. Talebini dile getirdi diye görevinden atılan, ekmeği ile oynayan kardeşlerimizi unutmayacağız. Sırf bize oy veriyor, destek veriyor diye standı basılan, şiddete maruz kalan gönüllülerimizi unutmayacağız. Biz şu 16 yılın sindirdiği, kul köle etmek için uğraştığı milyonların sesiyiz. Omzumuzdaki vebal büyüktür. Hakkı yenenin, kanı dökülenin, canı alınanın temsilcisiyiz. Attığımız her adımda, yaptığımız her faaliyette gözü yaşlı bir anayı, hayalleri çalınmış bir genci, ekmeği ile oynanmış bir babayı hatırlayacağız. Aklımızda hep helalin resmi olan alın terinin, efkarla uzaklara bakan bir çift mahzun gözün sureti olacak. Bileceğiz ki; onları unutmamak boynumuzun borcudur. Nereden geldiğimizi unutmamak boynumuzun borcudur. Bugün geldiğimiz nokta ve başardıklarımız ne kadar iyi, ne kadar güçlü bir iş yaptığımızın kanıtıdır. Bu bakımdan bir kez daha söylemek lazım; İyi ki bir araya geldik, İyi ki biriz, birlikteyiz iyiyiz.
Sevgili iyi partililer biliyorsunuz yola çıkarken bir iddia koyduk ortaya, başaracağız dedik. Başaracağız... başaracağız... başaracağız... dedik. Bunu derken bir yerlerden zafer garantisi almış değildik, bir yerlere sırtını dayamış değildik, kimseye zafer garantisi falan da vermedik."
Meral Akşener, yaptığı konuşmada, kurultayda tekrar aday olmayacağını açıkladıktan sonra partililerin ısrarcı olduğunu anımsatarak sözlerine şöyle devam etti:
"Evet, bir iddia koyduk ortaya, seçimlere öyle girdik. Meclise girmiş olan bütün partiler oy kaybettikleri halde, kendilerini başarılı ilan ettiler. Biz ise, 50 yıllık partiler kadar oy almamıza rağmen, iddiamızla sınanmayı esas aldık, sorumluluğu üstlenerek çekildik. Meşhur sözdür, bilirsiniz; bütün renkler aynı hızla kirleniyordu, birinciliği beyaza verdiler. ’Kendi partimde ihtilaf konusu olmaktansa, noktayı koyarım’ dedim.
'Fitneye sebep olmaktansa, örter kapımı otururum’ dedim. ’Çekildim, izzetü ikbal ile bab-ı siyasetten’ dedim. Türkiye’ye yakıştırdığımız demokrasi anlayışımız da şahsi prensiplerim de bunu gerektiriyordu. Allah şahittir ki, meselenin altı da budur, üstü de budur. Önü de budur, ardı da budur. O andan sonra ise içinde yer almadığım ve asla müdahil olmadığım bir süreç yaşandı.
İYİ Parti camiası, kararımın hilafına ortaya bir irade koydu, ısrarcı oldu. Veda niyetine ’ben sizi çok sevdim be’ demiştim. Bu sözümü alıp, elimi ayağımı bağlayan bir hamleye çevirdiniz. ’Biz de seni çok sevdik be’ dediniz. Kararınıza teslim oldum. Görev, töre gereğidir. Töre konuştu, han sustu. İradenize boyun eğdim. ’Gel’ dediniz, geldim.
Bilinsin isterim ki; aklımızı karartacak hırslarımız yok bizim. Kariyer planlaması ile siyaset yapmıyoruz. Kazanmak için gerekirse papaz cübbesi giyerim diyenlerden de değiliz. Dik dururuz, düz yürürüz, hak söyleriz. Zira biliriz ki; bir doğrunun imanı bin eğriyi düzeltir. Kuralsızlığını bilerek girdiğimiz bir yarışın sonunda mızmızlanmayız. Her ne olacaksak adam gibi oluruz, olmayacaksak da olmayız. Hakkımızda ne hayırlıysa Rabbim onu nasip etsin. Rabbim beni size karşı mahcup etmesin. Allah eksikliğinizi göstermesin. Şimdi sizlere soruyorum: Eteğinde taş kalmış olan var mı? Şunu da söyleseydim diye içinde ukde kalmış olan var mı?
Öyleyse... Nerede kalmıştık? Şimdi yeniden Bismillah diyor muyuz? Daha yeni başlıyoruz... Haydi bismillah...
Sevgili yol arkadaşlarım;
Sizlere kolay bir başarı vaat etmiyorum. Sabaha iktidar umanlar bizimle yola çıkmasın. Yolumuz uzun ve çetin. Bu yolda karşınıza menfaat teklifleri, tehditler ve daha bir yığın engel çıkacak. Bu çetin fakat kutlu yolu yufka yürekliler, korkaklar, hesapçılar yürüyemez. Cesur olanlar, kuvvetli olanlar, gerçekten inananlar katılsın kafilemize... Biliniz ki varlığımız çok anlamlıdır ve bunu daha da anlamlı kılacak olan gerçeği görüyor olmamızdır.
İYİ Parti her türlü engelleme çabasına, gayretine rağmen ayağını sağlam basıp dimdik duracağı bir alan kazanmıştır. Sorumluluğumuzun yükümlülüğünü artıran yüzde on oy İYİ Parti’nin sıçrama tahtasıdır. Biz kınayanların kınamasına aldırmadan siyaset yapacağız. Neye inanıyorsak onu söyleyeceğiz. Doğru bildiğimiz ne varsa sonuna kadar savunacağız. Yanlış saydığımız ne varsa eğilip bükülmeden karşısında duracağız. İçten dıştan hiza almayacak yalnızca büyük Türk milleti ile hizalanacağız.
Şimdi sizlerin ve tarihin derinliklerinden bugüne bizlerin hürriyeti, istiklali, selameti ve huzuru için can vermiş, kan dökmüş, çile çekmiş, emek harcamış ecdadımızdan devraldığımız manevi bayrağın huzurunda İYİ Parti’nin yüklendiği misyonu tekrar ediyorum:
Bir kere yükselen bayrak bir daha inmez.
Bu yolda niyaz ediyorum ki; Allah’ım şu karanlık yolları bizi sana ulaştıran yollar et. İhtirasla kilitlenmiş kolları birbirini kucaklayan kollar et. Muhabbetin gönlümüzde hız olsun. Önümüzde uçurumlar düz olsun, yolumuzda dikenleri güller et. Bizi sana layık kullarından et. Büyük Türk milleti, iyi insanlar... Allah devletimize, milletimize zeval vermesin. Allah yar ve yardımcımız olsun. Sağ olun var olun, Allah’a emanet olun."
Kurultayda genel başkan seçiminin ardından 80 üyeden oluşan Genel İdare Kurulu (GİK) ve 11 üyeden oluşan Merkez Disiplin Kurulu (MDK) seçimi yapıldı.
Kurultayda yapılan değişiklikle, “acil ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde il ve ilçe başkanları ile il ve ilçe yönetim kurullarına kısmen veya tamamen el çektirme” yetkisi Genel Başkan'a verildi.