Recep
Bozkurt’tan Eğirdirliler Yardımlaşma Derneği’ne Tam Destek
Eğirdirliler
Yardımlaşma Derneği tarafından 22-23 Şubat 2014 tarihleri arasında İstahbul’da yapılacak olan “Eğirdir Gölünü
Kurtar” Konulu toplantıya Eğitimci Yazar Recep Bozkurt tam destek verdi.
Bozkurt, Dernek Başkanı Ali Ahmet Şirin’e gönderdiği mesajında şu görüşlere yer
verdi:
“Ülkemizin
en güzel yurt köşelerinden biri olan Eğirdir ve Eğirdir Gölü'nün geleceğini
yakından ilgilendiren sorunların tartışılıp kamuoyu ile paylaşılacağı bu toplantıyı
düzenlemenizden dolayı sizleri içtenlikle kutluyor hepinizi saygı ve sevgiyle
selamlıyorum.
Eğirdir
Gölü; bugün, ülkemizin en önemli su kaynağı ve su ürünleri üretim
merkezlerinden biri olması yanında, MİLLİ MÜCADELE günlerinde bu toprakların VATAN
yapılmasında çok önemli görevler üstlenen bir işleve de sahiptir.
Yurdumuzun
dört bir yandan işgal edilip Yunanlılar'ın da Afyonkarahisar-Çay'a kadar
gelerek bütün Batı Anadolu'yu işgal ettiği 1919-1922 yılları arasında, onlarla
ve diğer emperyalist devletlerle yaptığımız KURTULUŞ SAVAŞI'nda Eğirdir ve
Eğirdir Gölü, BATI CEPHESİ'nin en önemli Lojistik Destek noktalarından biri
olmuştur.
Bu
çok haklı ama çok kanlı savaşlar sırasında Anadolu'nun içlerinden toplanan
askeri iaşe ve araç gereçler, Akşehir İstasyonu'na getiriliyor, buradan da
Sultan Dağları üzerinden açılan yollarda binbir güçlükle ilerleyen kağnılarla
Gelendost-Höyük İskelesine taşınıyor; Eğirdir Gölü üzerinden Yalvaç-Aşağı
Kaşıkara İskelesi'ne her gün 200 tona yakın nakliyat ve sevkiyat yapılıyor;
oradan da Karakuş Dağları'nın karlı tepeleri aşılarak Batı Cephesi'ne
ulaştırılıyordu.
Yine
yurt dışından hayati tehlikeler ve güçlüklerle elde edilen askeri araç
gereçler, uçaklar, kamyonlar ve bunlara ait benzin ve yedek parçalar Antalya
Limanı'na getiriliyor; burada gizlice oluşturulan deve ve mekkare kollarıyla
Baladız İstasyonu'na taşınıyor; bu istasyonda bekleyen trenlerle Eğirdir Garı
etrafında yapılan depolara çekiliyor; buradan da Eğirdir Gölü üzerinde gece
gündüz durmadan çalışan Mersin Römorkörü ve kayıklarla Aşağı kaşıkara
İskelesi'nden Batı Cephesi'ne ulaştırılıyordu.
Cephede
savaşırken yaralanan binlerce yaralı da aynı yoldan Eğirdir-Isparta-Burdur
hastanelerine ve yaralı bakım evlerine taşınıyordu.
İşte
tam burada ve sizin huzurlarınızda; Batı Cephesi’nin bütün bu Menzil İşleri’ni
organize etmek üzere kurulan ve ordumuzun ihtiyaçlarının karşılanmasında büyük
payı olan Kahraman Eğirdir Bahriye Müfrezesi'ni, cefakar Eğirdir Gölü balıkçı
ve kayıkçılarını ve sırtında cephane taşıyan Eğirdirli kadın ve çocukları
minnet ve şükranla anıyorum...
Bütün
bunların genç kuşaklar tarafından bilinmesi, Eğirdir Gölü’nün değerini daha da
arttıracaktır kanısındayım.
Saygıdeğer
Katılımcılar;
Eğirdir
Gölü'ne bu tarihi misyonu nedeniyle de sahip çıkılması gerektiğine inanıyor;
çalışmalarınızda başarılar diliyorum...”