MİT’E OLAĞANÜSTÜ YETKİLER TANIYAN TEKLİF
GENEL KURUL’A GELİYOR
ISPARTA
MİLLETVEKİLİ ÖNER UYARDI: “KONTROL EDEMEZSİNİZ...”
Adana
ve Hatay’da durdurulan TIR’ların ardından başlayan MİT tartışmasına son noktayı
Adalet ve Kalkınma Partisi koydu. MİT’e olağanüstü yetkilerle dokunulmazlık
zırhı getiren yasa teklifi İçişleri Komisyonu’ndan ışık hızıyla geçirildi.
Muhalefet kabul edilen teklife sert tepki gösterdi. CHP’li Öner, “Pandoranın
Kutusunu açıyorsunuz. Kontrol edemezsiniz” uyarısında bulundu.
ANKARA
– (TBMM) Teklifin büyük bir telaşla ve olgunlaştırılmadan İçişleri Komisyonu’na
getirildiğini kaydeden Dışişleri Komisyonu Üyesi, CHP Isparta Milletvekili Ali
Haydar Öner, önemli uyarılarda bulundu. Türkiye’de istihbarat faaliyetlerinin
son derece dağınık olduğunu vurgulayan Öner, Milli İstihbarat Teşkilatı dışında
Jandarma, Emniyet ve Genelkurmay Başkanlığı’nın da kendi bünyelerinde
istihbarat çalışması yaptıklarını anlattı. Vali olarak görev yaptığı
dönemlerden bazı örnekler veren Ali Haydar Öner, İstihbarat faaliyetlerini tek
elde toplamanın doğru olmadığını, MİT’in koordinatör makam olarak görev yapması
gerektiğini söyledi.
BU YETKİLER
PANDORANIN
KUTUSUNU
AÇAR
CHP
olarak eleştiri ve önerilerini büyük bir samimiyetle dile getirdiklerinin
altını çizen Öner, görüşülen teklifin yasalaşması halinde Müsteşarın dahi MİT
üzerindeki kontrolünü kaybedebileceği uyarısında bulundu. MİT’in ifratla tefrit
arasında, aşırı ve kontrol edilemez yetkilerle donatıldığını belirten Ali
Haydar Öner, “bir kuruma bu kadar yetki tanımak doğru değildir” diye konuştu.
17
Aralık sürecinden sonra uluslararası çevrelerde, Başbakan Erdoğan’ın kurumlar
üzerindeki idari denetimini güçlendirmek üzere adımlar attığına yönelik
yorumlar yapıldığını anımsatan CHP’li Öner, görüşülen teklifin de bu pencereden
değerlendirilmesi gerektiğini, ölçünün ve dengenin kaçırılması halinde yeni
sıkıntıların doğacağını vurguladı. Öner sözlerine, “Kontrolsüz güç, güç
değildir. Gücü kontrol etmek de kolay değildir.
O bakımdan böyle bir yasa çıkacak olursa öncelikle MİT’in kendi kendini
kontrol edebilme mekanizmasını çok iyi geliştirmesi gerekiyor. Yoksa pandoranın
kutusu açıldığında kontrol edemezsiniz” diyerek devam etti.
DOKUNAN YANAR
Öner,
teklifle MİT’e ait bilgi ve belgeleri yayımlayanlar, yazanlar ve basanlar vb.
hakkında öngörülen cezalarının ölçüsüz olduğunu savunarak, “dokunan yanar”
dedi. İstihbarat teşkilatının, ürkütücü ve kaygılandırıcı olmaktan ziyade
devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne yönelik girişimleri bertaraf
etmeye yönelik yapılandırılması gerektiğinin altını çizen Isparta Milletvekili
Ali Haydar Öner, “Teşkilatı bu kadar dokunulmaz, ellenmez, sağından solundan
geçilmez bir kurum haline getirirseniz yakında MİT adı geçen her yerden ürker
hale geliriz” diye konuştu.
Hali
hazırda Türkiye’de medyanın görev alanının kısıtlandığını ifade eden Isparta
Milletvekili Öner, teklifin yasalaşması halinde Türkiye’de gazetecilik yapmanın
mümkün olamayacağını belirterek, “Basın özgür değildir, haber yazmak telefon
talimatına tabidir” maddesi ekleyerek sorunu kökünden çözelim önerisinde
bulundu.
ÇOK
İSTİHBARATLA
DÜZEN SAĞLANMAZ
Uluslararası
bir konferansa katılmak üzere geçtiğimiz hafta Irak’ın başkenti Bağdat’a
gittiğini belirten Öner, karşılaştığı ürkütücü manzarayı da komisyon üyeleriyle
paylaştı. Bağdat’ın istihbaratçı ve askerlerden geçilmediğini anlatan Ali
Haydar Öner şunları kaydetti: “Çocukluğumuzda; ‘Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar
olmaz’ derdik. Bağdat mahvolmuş arkadaşlar. İçimiz sızladı. Bağdat öyle de Şam
öyle değil mi? Yani istihbaratı çoğaltarak düzeni sağlamanız mümkün değil.
Güveni pekiştirmemiz lazım.”
HÜSEYİN ÇELİK’E
ELEŞTİRİ
Adalet
ve Kalkınma Partisi sözcüsü Hüseyin Çelik’in, Hatay ve Adana’da MİT’e ait
olduğu ileri sürülen TIR’larda arama yapan Savcılara yönelik “Tırların aranması
haddini bilmezliktir” açıklamasını da eleştiren Öner, Savcıların bir istihbarat
gelmesi halinde bunu değerlendirmekle yükümlü olduklarını vurguladı. Hüseyin
Çelik’in açıklamalarının son derece yanlış ve haddini bilmezlik olduğunu ifade
eden Ali Haydar Öner, hukuk devletinde savcının, yargının işlevini yerine
getirmesinin engellenemeyeceğini belirtti.