MİLLETVEKİLİ NURİ OKUTAN'DAN BASIN AÇIKLAMASI
YSK KENDİSİNİN VE
REFERANDUMUN MEŞRUİYETİNİ ORTADAN KALDIRMIŞTIR
Isparta
Milletvekili Nuri Okutan, Yüksek Seçim
Kurulunun mühürsüz zarf ve oy pusulası kararıyla birlikte serbest ve adil
seçim imkânının Türk milletinin elinden alındığını, YSKnın verdiği kararla hem
kendi meşruiyetini hem de referandumun meşruiyetini ortadan kaldırdığını
söyledi.
Balıkesir
Milletvekili İsmail Okla birlikte TBMMde bir basın toplantısı düzenleyen
Okutan, Bu ülkede artık ne seçim
emniyeti, ne de seçim sonuçlarının güvenilirliği diye bir şey kalmamıştır.
Hukuka ve serbest seçimlere olan güvenin yıkılması milletimizde büyük bir şok
ve travma yaratmıştır. Tarihler 16 Nisan 2017yi hem hukukumuz hem de
demokrasimiz için kara bir gün olarak kaydedecektir. Referandum sürecinde ve
sonrasında YSK ve hükümetçe yapılanlar milletimizi çok üzmüştür. İktidar
sahiplerinin neleri kaybettiklerinin, ülkemize ve demokrasimize de neleri
kaybettirdiklerinin hala farkında olmaması ise milletimizi daha çok üzmüştür.
Milli iradenin kalbinden, Gazi Meclisten iktidarı tekrar ve tekrar uyarıyoruz.
Farkında mısınız? Bindiğiniz dalı kesiyorsunuz. Sadece sizin değil, bizim de
bindiğimiz, siyaseti taşıyan ve hepimize meşruiyet kazandıran dalı
kesiyorsunuz. Sizin en önemli iddianız ve tek meşruiyet kaynağınız seçimle iş
başına gelmekti. Ama siz, şimdi sizi iktidara getiren serbest ve adil seçim
imkânını ve meşruiyetinizin temelini ortadan kaldırıyorsunuz.Şeklinde
konuştu.
Karardan acilen dönülmesini
isteyen Isparta Milletvekili Nuri Okutan bu yapılmadığı takdirde en büyük
iddiası seçimle iş başına gelmek olan iktidar sahiplerinin iddialarının bir
anlamı kaymayacağını belirterek karar
düzeltilmezse seçimle iş başına gelmek, hile ile göreve gelmekle eş anlamlı
olur dedi.
BEN BÖYLE BİR
KARAR VERDİM, GİT DERDİNİ MARKO PAŞAYA ANLAT DENİYOR
YSKya yönelik uyarılarını 30
Mart 2017 tarihinde bir basın toplantısı düzenleyerek dile getirdiğini anlatan
Okutan, şöyle devam etti: Propaganda sürecinde sahada karşılaştığımız
engellemeler üzerine 30 Mart 2017 tarihinde bir basın toplantısı düzenlemiş ve
aziz milletimize demiştik ki:
Demokrasilerde referandumların ve seçimlerin eşit ve adil
bir şekilde cereyan etmesi esastır. Bunu gözetleyecek ve denetleyecek olan da
bağımsız yargıdır. Seçim kurullarıdır. Öyle görülüyor ki seçim kurulları
ülkemizde hakim gücün safında yer tutmuş ve adaletin terazisi orada da
şaşmıştır. Mesele bize miting izni verilmemesi değildir. Seçim kurullarına
güven meselesidir. Bu seçim kurullarına güvenerek nasıl referandum ve seçim
yapabiliriz meselesidir. Ülkesini seven demokrasiye inanan herkes şapkasını
önüne alıp düşünmelidir. Aynı basın
toplantısında devamla: Esas sorun şuradadır. Biz bu skandal kararları veren seçim
kurullarına nasıl güveneceğiz. Kararlarını ilgili mevzuata değil de dam
üstünde saksağan vur beline kazmayı misali ilgisiz alakasız mevzuata ve hâkim
güce dayanarak karar verenlerin adil ve tarafsız bir biçimde referandum
işlemlerini yürüteceğine nasıl inanacağız? Bize eşit ve adil propagandayı bile
yaptırmayanlara nasıl itimat edeceğiz? Bu zihniyet nasıl sağlıklı bir seçim
yapacak ve bu seçimin sonuçlarına biz nasıl güveneceğiz? Verilen karar
ben böyle karar verdim, git derdini Marko Paşaya anlat demektir. (şimdi de yapılan
tam da bu değil midir?)Hukuk askıya alınmış, demokrasi ayaklar altına
alınmış, adaleti tesis edecek yer kalmamıştır. Bu manada artık tuz kokmuştur.
Bu kadar kanun tanımaz, vicdan tanımaz, adaletsiz bir anlayışla karşı
karşıyayız. Perşembenin gelişi artık Çarşambadan bellidir. Nihayetinde bu
kurumlar artık tartışılır hale gelmiştir.
YSK ÜYELERİ
TOPTAN İSTİFA ETMELİ, REFERANDUM YENİLENMELİDİR
Isparta
Milletvekili Nuri Okutan daha önce milleti, partileri ve kamuoyunu
uyardıklarını belirterek, Dolayısıyla
bize açık haksızlık yapıldığı gün, bizim itirazımıza sessiz kalındığı gün, işin
varacağı yer çoktan belli olmuştu. Bize de milletimizi uyarmak düşmüştü. Biz
uyarı görevimizi yaptık. Uyarı görevini yapmanın bir faydası olmadığını
yaşayarak gördük. Bizim uyarımızdan sonra tedbir alması gereken hükümet ve YSK
idi. Ortaya çıktı ki YSK artık iktidarın emrine girmiştir. Ayağa kalkması
gereken basın idi. Siyasi partilerdi. Kamuoyu idi. Ama ne fayda. Korkunun
dağları beklediği ülkemiz şartlarında birkaç korkusuz kalem dışında ayağa
kalkan filan da olmamıştır. Şeklinde konuştu.
YSK üyelerini istifaya davet eden
Isparta Milletvekili Nuri Okutan ve Balıkesir Milletvekili İsmail Ok,
referandumun yenilenmesi, iktidar partisinin YSKdan elini çekmesi, seçimlerin
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Anayasa ve ilgili mevzuata uygun bir şekilde
eşit ve adil şartlarda yapılması gerektiğini belirterek, bu yapılmadığı
takdirde adaletin ve devletin çökeceğini ifade ettiler.
MAÇ BİTMİŞ
DEĞİLDİR,
TARAFSIZ OLMASI
GEREKEN HAKEM BİR TAKIMIN FORMASINI GİYMİŞTİR
Nuri
Okutan basın toplantısında Cumhurbaşkanının referandum sonucunu maç skoruna
benzetmesine yönelik bir soru üzerine: Biz
artık evet-hayır meselesinde değiliz. İş artık daha da ileriye gitmiştir.
Devletin bekası meselesi haline gelmiştir. Bunun farkında değil insanlar. Şu
anda evet çıkmıştır, iktidar kurtulmuştur. Ama devletin bekası risk altına
alınmıştır. Biz mahkemelere de güvenmeyeceksek, tuz da kokacaksa, ne yapacağız?
Nereye gideceğiz? Kime güveneceğiz? Sorun budur. Biz bu sonuçların basit bir
maç skoru meselesi şeklinde ele alınmasını doğru bulmuyoruz cevabını
verdi.
Aynı
soruya yönelik olarak Balıkesir Milletvekili İsmail Ok da söz alarak şu cevabı
verdi: Maç bitmiş filan değildir. En
vahimi de kanunları uygulamakla mükellef olan en başta Sayın Cumhurbaşkanı ve
Başbakan onun nezdinde hükümet, kanunları ayaklar altına almıştır. Açıkça
Türkiye Cumhuriyeti devletinin kanunlarında mühürsüz zarf ve oy pusulalarının
geçersiz olacağı yazılmasına rağmen, mühürsüz zarflar ve oy pusulaları geçerli
kabul edilerek kanun çiğnenmiştir. Bir defa Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan bunlarla
ilgili gereğini yapmak yerine maçın kaç sıfır olduğunun önemi yok demekle bu
ülkede kanunları çiğneyen en başta kişiler olması çok acıdır. Bir başka
ifadeyle maçı tarafsız yönetmekle mükellef olan hakem, takımlardan birisinin
formasını giyerek maçı yönetmeye kalkmıştır. Yüksek Seçim Kurulunun yaptığı
tam budur. Yüksek seçim kurulu tarafsızlığını kaybetmiştir. Yüksek Seçim
kurulunun kanunları ihlali dolayısıyla seçimlere gölge düşmüştür. Hiçbir kimse
bu seçimlerin adil ve tarafsız olduğunu söyleyemez. Kısaca Türk milletinin
gönlünde seçimler şaibelidir. Biz de milletin temsilcileri olarak bu şaibe
ortadan kaldırılmadığı müddetçe, milletin inanmadığı seçimi sonuna kadar takip
ederek, neticeyi almak için mücadele edeceğiz.
MİLLETİN
İRADESİNE EL KONULMUŞKEN PARTİ VE İKBAL DÜŞÜNMÜYORUZ
Bir
Gazetecinin MHPli muhaliflerin yeni parti kurması veya başka bir partiye
geçmesine yönelik haberler olduğuna dair sorusu üzerine Nuri Okutan ve İsmail
Ok bunları gayri ciddi buluyoruz. Bizim
birinci önceliğimiz milletin iradesine sahip çıkmaktır. Bu bir hedef
saptırmadır. Bizi seçim sathı mahallinde dinlemeyenler, böyle kendi başlarına
bir senaryo uyduruyorlar. Bizim ilgimiz alakamız, tamamen referandumun
sonuçlarına yöneliktir. Milletin iradesine el konulmuşken, referandum şaibe
altındayken parti meselesini, ikbal meselesini düşünebilir mi Türk
milliyetçileri? şeklinde cevap verdiler.