Sarıdaş, Konuşmasıyla Meydanı Heyecanlandırdı

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,Sarıdaş, Konuşmasıyla Meydanı Heyecanlandırdı
Haberin Tarihi: 31.8.2015 16:38:00 - Okunma Sayısı:1559 defa okundu.

Her yıl olduğu gibi bu yıl da bir konuşma yaparak herkesin beğenisini kazanan emekli Tarih öğretmeni milli hatip, hemşehrimiz İbrahim Sarıdaş'ın konuşması meydanı coşturdu.

Sarıdaş, Konuşmasıyla Meydanı Heyecanlandırdı

 

            Her yıl olduğu gibi bu yıl da bir konuşma yaparak herkesin beğenisini kazanan emekli Tarih öğretmeni milli hatip, hemşehrimiz İbrahim Sarıdaş’ın konuşması meydanı coşturdu.

            Sarıdaş, sık sık alkışlarla kesilen ve bir bayram klasiği haline gelen konuşmasında şunları dile getirdi:

            “Bugün aynı heyecan ve sevinci duyarak Türk tarihinin dönüm noktalarından birini teşkil eden 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Savaşının 93’ncü yıldönümünü kutluyoruz. Bu muhteşem zafer büyük Türk Milletine kutlu olsun.

            Türk milleti dört bin yıldan beri vardır. Tarih yazılmaya başlandığından bu yana, asil Türk milletinin izini, dünya tarihinin sayfalarında görürsünüz. Türk tarihi baştan başa bir meydanlar tarihidir. Mazisi şan ve şerefi insanlık tarihiyle başlayan, dünyanın beş büyük imparatorluğundan üçünü kuran, Oğuz olup dağ taşa destanları yazılan, Malazgirt’te Alparslan, Kosova’da Yıldırım kesilen Fatih olup çağ kapayan çağ açan, Yavuz olup Türk cihan hakimiyetini gerçekleştirmeye çalışan, Kanuni olup bir ferman ile üç kıta yedi denizi harekete geçiren, Barbaros olup Akdeniz’i bir Türk gölü haline getiren, Mimar  Sinan olup kubbeler minareler inşa eden, 16’ncı asırda Asya, Avrupa ve Afrika’da 14.893.000 km2 yüz ölçümünde topraklara hükmeden, hiçbir zaman yıkıcı değil, daima yapıcı olan, kurduğu onaltı devletle dünya tarihine şan ve şeref veren Türk milleti yirminci yüzyıl başlarında tarihinde benzeri bulunmayan karanlık günler geçiriyordu. Birinci dünya savaşı sonunda 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Ateşkes antlaşmasıyla Osmanlı devleti itilaf devletlerine kayıtsız şartsız teslim oldu. Türk milleti Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde milli mücadeleye girişti. 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Savaşı’nın kazanılmasıyla yeni bağımsız Türk Devletinin temelleri atıldı.

            Saygıdeğer Eğirdirliler;

            Milli Mücadelede Eğirdir Kuvay-i Milli’yenin yanında yerini almıştır. Tığlızade İsmail Hakkı Efendi başkanlığında Eğirdir Müdafa-i Hukuk Cemiyeti kurulmuş, kurtuluş savaşında Eğirdir yüzelli evladını şehit vermiştir. Milli mücadeleye katılıp da kırmızı şeritli İstiklal madalyasıyla onurlandırılan Mehmetçiklerin sayısı yüzseksensekizdir.

            Saygıdeğer hemşehrilerim;

             30 Ağustos, anası millet çocuğu ordu olan bir ulusun kahramanlık savaşıdır.

            1914’te başlayıp, 1922’de biten Türk’e ölüm seferi içerisinde 30 Ağustos abideleşen bir mana taşır ve niçin yaşadığımızın sırlarını saklar. 18 Mart 1915’te ikiyüzellibin şehit vererek Çanakkale’yi geçilmez yapan Türk ordusu 30 Ağustos 1922’de Afyon’da taarruz halindedir. “Ya İstiklal, Ya Ölüm. Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir İleri”.

            30 Ağustos Malazgirt’ten Sakarya’ya kadar uzanan tarih sürecinde “Milletim Türk, vatanım Türkiye, ülküm Türklüktür” diyenlerin ve Kuvay-i Milliye ruhunu duyanların gerçekleştirdiği devlet kuran meydan savaşıdır.

            30 Ağustos “Denildi mi bir yere Türk beldesi, gözüm al bayrak arar, kulağım ezan sesi” diyen onbinlerin, toprağı vatan yapan ulvi şahlanışıdır. Bu savaşta Türk ordusu dört beş ayda düşürülemez denilen Yunan mevzilerini altı günde çökertmiş ve Afyon İzmir arası 400 km.lik takip harekatını o günün şartlarında on günde gerçekleştirmiş,   9 Eylül 1922’de şanlı Türk sancağı bir daha indirilmemek üzere İzmir’e dikilmiştir. 30 Ağustos “Sahipsiz kalan bir vatanın batması haktır. Sen sahip olursan bu vatan batmayacaktır” diyen kahraman Mehmetçiklerin aziz milletine armağan ettiği bağımsızlık düğünüdür. Anadolu’nun bu kilit noktasında kazandığımız zafer bir defa daha göstermiştir ki; Türkiye tesadüfen vatan olmuş yer değildir. Türk milletine emperyalizme karşı aşılmaz bir duvardır 30 Ağustos.

            Bu zaferi Aziz milletimize armağan eden ve Türk Birliğinin, Türk kudret ve kabiliyetinin, Türk vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesi olan Kahraman Türk Ordusuna selam olsun. Türk ordusu Türk milletinin bağrından doğmuştur. Türk Ordusu Türklüğün öz cevheridir. Türk ordusu Türk milletinin onurudur. Türk ordusu Türk milletinin gözbebeğidir.

            Ordumuzun ebedi başkomutanı ve devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, bütün şehit ve gazilerimizi saygıyla anıyoruz. Ruhları şad olsun, mekanları Cennet olsun.

            Bu zaferin 93’ncü yıldönümünde bu meydandan bir Gazi torunu olarak, sizler adına, Türkiye’nin bölünmez bütünlüğünü parçalamak isteyen iç ve dış bütün şer ve hain güçlere, PKK terör örgütüne sesleniyorum: “Türkiye kuzeyi ile güneyi ile, doğusu ile, batısı ile bölünme kabul etmeyen mukaddes bir bütündür. Yüce Atatürk’ün dediği gibi Ağrı’dan, Van’dan, Diyarbakır’dan Ege’ye ve Trakya’ya, Karadeniz’den Akdeniz’e kadar bütün memleket evlatları hep aynı cevherin damarlarıdır. Anadolu’da Türk milletinin bölücülere vereceği bırakınız toprak parçası, tek bir çakıl taşı bile yoktur. Çabanız boşuna. Türk milletini bölemeyeceksiniz. Türk devletini parçalamaya gücünüz yetmeyecek. Akıttığınız kanda boğulacaksınız. Mehmetçiğe, polisimize alçakça sıktığınız her kurşunun, kalleşçe patlattığınız her bombanın hesabı Türkiye Cumhuriyeti tarafından sorulacak, ay yıldızlı albayrak er veya geç ama mutlaka terörün merkezi Kandil’e dikilecektir.

            Bu aziz vatanda ebediyyen ebediyyen ebediyyen tek bir bayrak dalgalanacaktır. O bayrak Türk milletinin onuru, gururu, namusu, haysiyeti ve şerefi olan, bağımsızlığımızın sembolü ay yıldızlı al bayraktır. Anadolu’da kıyamete kadar, kıyamete kadar, kıyamete kadar tek bir devlet egemenliğini sürdürecektir. O devlet Türkiye Cumhuriyeti’dir. varlığımız Türk varlığına, Türkiye’nin bölünmez bütünlüğüne, Türkiye Cumhuriyeti’ne feda olsun. Ne mutlu, Ne mutlu, Ne mutlu Türk’üm diyene…

Haber: Emel TURAN KARTAL / EĞİRDİR AKIN GAZETESİ

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap