SANCAK ISPARTASI'NDA KAĞIT PARA BOYKOTU
“Kaymenin Çöküşü, Isparta’nın Direnişi”
1875’in ilk ayında Sancak Isparta’sı Mutasarrıflığına, ekonomi eğitimiyle öne çıkan Hasan Mazhar Paşa atanır. Osmanlı idare merkezi İstanbul’dan deniz yoluyla Antalya’ya, oradan da kara yoluyla geceleyin Isparta’ya ulaşır. Çok az istirahatten sonra vali konağı önünde bir kalabalık görür. Mutasarrıflıkta görevli Battaloğlu Arif’e bu kalabalığın sebebini sorar.
Arif’in cevabı nettir: Isparta halkı, kâğıt para kullanımını boykot etmek için yürüyüş düzenlemektedir. Mazhar Paşa, ceketsiz ve yalnızca yeleğiyle konağın önüne çıkar. Tesadüfen en öndeki boykotçulardan birine sorar. Osmanlıca “Kaymeye son” yazılı döviz taşıyan kişi, Karaağaç Mahallesi’nden varlıklı Küre Hüseyin’in kölesi Selim’dir.
Selim’in yanında, Ateşoğlu ailesinin kölesi Ulu Kadın vardır. Kadı Müftü Abdurrahman Efendi’nin “Kadınların boykota katılması caiz değildir” uyarısına rağmen, Ulu Kadın halkın sıkıntısını hissederek yürüyüşe katılmıştır. Sof kumaşı dokuyan bu kadın, kâğıt paranın değersizliği yüzünden ürünlerini dışarıya satamamanın üzüntüsünü taşımaktadır.
Mazhar Paşa konağa girer. Ticari ortam vahimdir: karşılıksız kâğıt paralar artık işlem görmemektedir. Antalya ve Alanya limanlarından ithal mallar, Isparta’nın dokuma kumaşları, afyon sakızı, gül ürünleri ve kurutulmuş meyveleri dışarıya satılamaz hale gelmiştir.
Kriz ve Çözüm Arayışları
Mazhar Paşa, idare meclisi üyeleriyle toplantı yapar. Benlioğlu Ahmet, Sillelioğlu Osman, Fişenkçi Mehmet, Mumcu Hacı Mehmet, Damgacızade Mustafa, Miskizade Hacı Ahmet, Yordan Dürbeyoğlu Yanko Hacı Gavriloğlu ve Papazoğlu Hani ile birlikte alınan karar, Osmanlı maliyesine örnek olacak niteliktedir.
Salih Mithat Efendi kriz başkanlığına seçilir. Altın ve gümüş paralar değerini korumaktadır; ancak tedavülde azdır. Halkın elindeki kâğıt paraların karşılığı olmadığı anlaşılınca isyan büyür. Belediye Başkanı Timur Bey istifa eder.
Mazhar Paşa, resmi dairelerdeki ve tüccarların elindeki karşılıksız kâğıt paraları yüzde beş karşılıkla toplar. Yirmi okka değersiz kâğıt para birikir. Vergiler kaldırılır, yerine tek vergi anlamında “Maktu Vergi” getirilir. Çay taşkınlarını önleme dışında yatırımlar bir yıl süreyle askıya alınır. Rum ve Ermeni işadamlarının altın ve gümüşleri yüzde yirmi kâr karşılığında vilayet kasasına alınır.
Halkın Rahatlaması
Tellallar aracılığıyla duyuru yapılır: “Vali Hasan Mazhar Paşa’nın topladığı değersiz kâğıt paralar, vilayet kasasında karşılığıyla yeniden değerlendirilecektir.” Halk parasını geri alır, tüccarlar nefes alır. Kâğıt paranın adı Isparta’da değişir: “Kayme” artık “Kaymak” tır. Böcüzade, kitabında bu dönemi “Halka huzur ve sükûn geldi” sözleriyle aktarır.
Osmanlı ve Dünya İktisat Tarihine Etkisi
Sultan II. Abdülhamid, Mazhar Paşa ve meclis üyelerine başarı madalyası gönderir. 1876’dan itibaren Osmanlı medreselerinde okutulan iktisat derslerine Isparta örneği girer. İlm-i Tedbîr-i Menzil adı altındaki ders kitabının içine konur. “Kâğıt para mutlaka altın, gümüş veya başka bir maden karşılığıyla devlet kasasında bulunmalıdır” kuralı, dünya iktisat tarihinde yerleşir.
1875’lerde Isparta halkının yaşadığı bu dram, bizlere bir kez daha hatırlatıyor: İktisat adaleti yalnızca kitaplarda değil, halkın vicdanında ve kalbinde yaşatılmalıdır. Hasan Mazhar Paşa örneğinde olduğu gibi, ekonomik düzen ancak halkın güveniyle gerçek huzura kavuşur.
Araştırma: Bayram AYGÜN-2025 Isparta