EĞİRDİR’DE“DÜNDAR BEY HAMAMI” VAR
FAKAT “ESMA SULTAN HAMAMI” YOK
Sayın
Eğirdirliler 25 Ekim 2013 tarihli bir yazımda
“Esma Sultan Adında Bir Hamam Yok” demiş ve yazımda yaşları bir hayli ilerlemiş
Eğirdirlilere sorduğumda “Esma Sultan” adında bir hamam adı duymadıklarını
söylemişlerdi. Kitaplarda da “Esma Sultan” adına rastlanılmadığını da
vurgulamıştım.
Konuyu
Sayın Belediye Başkanı O. Nuri Özmeral’e de sunmuştum ama kendileri hiçbir
düşüncemizi ve belgelerimizi kabul etmemiş ve “Esma Sultan” adında ısrarcı
olmuştu.
Bir
araştırıcı olarak Eğirdirlilerin “Aşağı Hamam” veya “Çarşı Hamamı” dedikleri bu
hamamın gerçek adının ne olduğu araştırmalarımı bıkmadan sürdürdüm. Çalışmalarımın sonunda hamamın gerçek adının “Dündar Bey Hamamı” olduğu belgelendi.
Araştırmalarım
sırasında Isparta Valiliği’nin 1932 yılında yaptığı bir araştırmada hamamın
adının “Isparta Vilayeti İdare Coğrafyası-1932” adlı kitabın 201. sayfasının 4.
Maddesinde , “Hızır Bey hemşiresi Banu Hanım tarafından inşa ettirilen büyük
hamam” şeklinde bir ifade yer almaktadır. Buradan hareketle hamamın adının
“Banu Hamamı” olması ilk akla gelen
şekildir.
Ancak
bu bilginin kaynağı ise belirtilmediği için hamamın adının “Banu Hamamı” olduğu
kesinlik kazanamamıştır. Dolayısıyla araştırmalarımı sürdürdüm. Çünkü bana
kesin belge gerekliydi. Aslında kesin
belge elimdeydi ama bir akademisyene bu bilgiyi doğrultmam gerekiyordu.
Elimdeki bilgi, Eğirdirli Süleyman Sukûti Yiğitbaşı’nın “Felekâbad- Eğirdir
Tarihi” adlı kitabının 47. ve 48. sayfalarındaki gerçek bilgiydi. 47. Sayfada
Osmanlıca harflerle yazılmış bir kitabe var. Bu kitabe araştırmacı Ispartalı
İsmail Hakkı Uzunçarşılı tarafından Eğirdir Kalesi’nin civarında bulunmuştur.
Bu
kitabenin Türkçeye çevirisinde, “Bu mübarek hamam din ve devletin meliki
(hükümdarı) büyük emir Feleküddin (Dündar Bey) tarafından hicrî 707 (milâdî
olarak 1307 veya 1308) yapılmıştır.” ifadesini görüyoruz. Bu da hamamın kesin
olarak “Dündar Bey Hamamı” olduğunu göstermektedir.
Durumu
bir de Isparta’da geniş araştırmalar yapan Hacettepe Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Nermin Şaman Doğan’a sordum. O
da bu bulguyu doğruladı ve Eğirdirlinin “Aşağı Hamam” olarak bildiği hamamın
aslında “Dündar Bey Hamamı” olduğunu ısrarla vurguladı. “Isparta Vilayeti İdare Coğrafyası-1932”
kitabında geçen “Banu Hanım Hamamı” adının ise bir belgeye dayanmadığından
geçerli olamayacağını ve Banu Hanım’ın Dündar Bey’in oğlu Hızır Bey’in kızı
olacağından tarihlerin de tutmayacağını ve Uzunçarşılı tarafından Eğirdir
Kalesi civarında bulunan kitabenin bir belge olduğundan bu hamamın adının
“Dündar Bey Hamamı” olacağı kesinliğe kavuşmuştur.” diyerek son noktayı koydu.
Doç.
Dr. Nermin Şaman Doğan’nın “Selçuklu ve Hamidoğulları Döneminde Isparta”
çalışmasının “Kültürel Ortam” bölümünde, “Taş Medrese bugün Eğirdir’in çarşısı
olarak kullanılmaktadır. Medresenin yakınındaki Dündar Bey/ Aşağı Hamam
adlarıyla tanınan yapı, kaynaklarda verilen kitabesine göre hicrî 707/
1307-1308 milâdî yılında Dündar Bey tarafından yaptırılmıştır. (Uzunçarşılı
1929 baskılı kitabının 230. ve 231.sayfaları ile Süleyman Sukûti Yiğtbaşı’nın 1972 baskılı Eğirdir Tarihi-
Felekâbad kitabının 47. ve 48.sayfaları).”
Eğirdirliler, Sayın Doç. Dr. Nermin Hanım’a
“Esma Sultan Hamamı”nı da sordum. Bana, “Böyle bir isme ne Eğirdir’de ne
Atabey’de ne Yalvaç’ta ne Uluborlu ne Isparta merkez çalışmalarımda hiç
rastlamadım. Bunu kim söylemişse uydurma bir ad olarak ortaya atılmış sanırım.
İspatı gerekir.” dedi.
Durum
bu Sayın Eğirdirliler. Eğirdir’de “Esma Sultan” diye bir hamam yoktur; “Dündar Bey Hamamı “vardır. Ayrıca Dündar Bey
Hamamı, Sayın Başkan Nuri Bey’in söylediği gibi Selçuklulardan kalma bir eser
değildir. Ancak mimarî açıdan Selçuklu özelliklerini taşıyan bu eser
Hamidoğulları’ından kalma bir hamam olup Hamidoğlu eserlerindendir.
Bütün
bu belgelerin ışığında Eğirdir Belediye Başkanı O. Nuri Özmeral, tüm
uyarılarımıza rağmen bir türlü vazgeçmediği “Esma Sultan” adından derhal
uzaklaşmalı; kendisine verilen bilgi yanlışlığından kurtulmalıdır ve
Eğirdirlileri bilgi karmaşasından da uzaklaştırmalıdır.
Gelecek
yazımızda da Doç. Dr. Nermin Şaman Doğan’ın Dündar Bey Hamamı ile ilgili
yapısal özellikleri ele alıp halkımızı aydınlatmayı sürdüreceğiz.