ISVAK’TA BAKA RÜZGARI ESTİ… (4. Bölüm)

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,ISVAK’TA BAKA RÜZGARI ESTİ… (4. Bölüm)
Haberin Tarihi: 10.5.2024 15:59:05 - Okunma Sayısı:202 defa okundu.

Zeki Tarhan Yazdı...

ISVAK’TA BAKA RÜZGARI ESTİ

                                         Zeki TARHAN – ANKARA

                                                   BÖLÜM : 4

            Yazı dizimizin bu bölümünde; ISVAK’ ta estirilen “Rüzgâr” ın katılımcılarda nasıl bir etki yarattığını, nasıl bir değerlendirme ve de katkıda bunduğunu, ve BAKA temsilcilerine (= Volkan Güler – Genel Sekreter / Öznur  Parmaksız – Isparta İl Koordinatörü / Erol Kavas – BAKA Uzmanı ) ne tür sorular yönelttiğine değineceğiz.

                                                          ***

        Katkı ve değerlendirmede bulunan, yada soru soran katılımcılar şu isimlerden oluşuyordu: Kemal BATTAL, Prof. Dr. Semra KURUCU, Ahmet ŞAHLAN, Abdürrahim KURUCU, Ali TANIŞ, Zeki TARHAN, Abdullah ÇAPRAZ ile Antalya’ da “Yaban Mersini”  üretimi yapan ve Isparta’ ya da bu tür yatırımı yapmak isteyen bir girişimcinin katkı ve değerlendirmelerine yer vereceğiz.

        O zaman hadi başlayalım:

                                                      ***

     KEMAL BATTAL:

      ISVAK Başkanı Mustafa Kemal BATTAL ayrıca soru ve yorumlar bölümünde de söz alarak Isparta’nın yatırım teşviklerinde 2. Bölgede yer alması ve bunun sonucunda 4. Bölgede yer alan AFYON ve diğer komşusu 3. Bölgede yer alan Burdur’a göre yatırımlarda dezavantajlı duruma düşmesi konusunda aşağıdaki değerlendirmeyi yapmıştır.

“Yatırım teşviklerinde Isparta’nın 2. Bölgede yer alarak dezavantajlı duruma düştüğü konusunu çok abarttığımızı düşünüyorum. Bu karar kapsamındaki teşvik araçları yatırım dönemi indirimleri dışında yatırımın tamamlanması ve işletmeye açılmasını müteakip yatırımcının devlete ödeyeceği vergiden düşülmesi yönündedir. Yatırım dönemi indirimi ise sadece mevcut ve vergi ödeyen şirketlerin yaptıkları yeni yatırımlarda teşvikin bir kısmının yatırım döneminde vergiden düşülmesi yöntemidir. Bu tür yatırımcı sınırlı

sayıdadır. Yatırımcı yatırımı kendi öz kaynaklarından veya bulduğu kredilerden tamamlamak ve işletmeye açmak zorundadır. Böyle bir ortamda sizler Isparta’ya rekabetçi ve kâr marjı yüksek yatırım yaparak işletmeye geçmenizi müteakip teşvik araçlarından faydalanıyor olmanız 3. ve 4. Bölgelere göre önemli bir dezavantaj anlamına gelmeyecektir. Ayrıca; tıbbi ve aromatik bitkiler gibi yatırım alanları her coğrafyada örneğin Afyon ve Burdur’da iklim ve ekosistem açısından verimli olmayan yatırımlardır.”

                                                     ***

         Mustafa Kemal BATTAL’ın bu yorumu üzerine BAKA Genel Sekreteri yorumlara tamamen katıldığını Isparta’nın konum, iklim, topografya, doğal kaynaklar, altyapı gibi özelliklerinin yatırımcılara teşviklerin çok ötesinde imkanlar sağladığını ifade etmiştir. Genel Sekreter ayrıca; teşviklerde bölgelerin sınıflandırılmasında yatırım için avantajlı bölgelerde daha az teşvik verilerek bölgesel gelişmişlik farklarının azaltılmasının amaçlandığı, yatırımcıların bu durumu 1. ve Isparta gibi 2. Bölgelere yatırım yapmalarının daha avantajlı olacağı yönünde algılamaları gerektiğini belirtmiştir.

                                                         ***

       PROF. DR SEMRA KURUCU :

       İlimiz Isparta, tarihi ve turistik değerler bakımından zengin bir il olmasına ve ayrıca Antalya gibi çok sayıda turist ağırlayan bir ile komşu olmasına karşın, turizmden yeterli pay alamamaktadır. Kalkınma için bu payın arttırılması gerekir. Örneğin; Yalvaç ilçemizde çok sayıda özgün yapıda ev bulunmaktadır. Bu evler, kültürel değer olarak tescillenmiştir. Ancak harabeye dönen bu evler bugün bakımsız haldedir. Öte yandan; Pisidia Antiokheia’yı ziyarete gelen turistler, gecelemeden ve döviz bırakmadan dönmektedir.Söz konusu bu tescilli evler, BAKA’ nın yürüteceği güdümlü bir proje ile “BUTİK OTEL” lere dönüştürülebilir ve kente büyük bir değer katar…  

                                                              ***

      GÜL YAĞI üretiminde Türkiye dünyada bir numaradır ve bu üretimin merkezi de Isparta’dır. Çoğu distilasyonla elde edilen bu yağ, çok değerli bir üründür ve olduğu gibi tamamen parfümeride dünya devi olan Fransa İtalya gibi ülkelere satılır.Bizlerin C.Dior gibi parfümeri markaları yaratarak bu yağı değerlendirmemiz mümkün görünmüyor. Bizlerin bu aşamada yapması gereken en önemli iş,Gül Yağı üreten distilasyon fabrikalarımızı desteklemek ve fabrikaların yabancılara satışını engellemek olmalıdır. Böylece dünya piyasasını kontrol edebiliriz.

       Bir başka önemli konu; “HAKİKİ GÜL SUYU” üretimidir!!! Piyasada gül suyu olarak satılan çok sayıda ürün gerçek gül suyu değildir ve aynı etki beklenemez. Gerçek yağ-altı gül suyu ile diğer ürünlerin bir şekilde ayırt edilmesi gerekir.Aromatik bitkilere dayalı kaliteli sabun sanayi, kaliteli lokum üretimi, kaliteli reçel üretimi gibi alanlar desteklenebilir.

YARIN:

AHMET ŞAHLAN / ABDÜRRAHİM KURUCU / ALİ TANIŞ / ZEKİ TARHAN / ABDULLAH ÇAPRAZ / …VE YABAN MERSİNİ YATIRIMCISI…

 

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap