AVRUPA BİRLİĞİNE GİREBİLME OLASILIĞIMIZ
SIFIRLANDI
Avrupa
uygarlığı bugünkü düzeyine kolay gelmedi. Fransız İhtilali ile başlayan
halkların uyanması hareketi; asırlarca olumlu yolda gelişerek bugünkü düzeyine
geldi. Krallık ve İmparatorlukların, seçimle gelinen demokratik yönetimlere
dönüşmesi ve insanların eşit sayılması uzun asılar aldı.
Hitler'in
üstün ırkın hükümranlığı hayali, hüsranla bittikten sonra Avrupa halkları;
eşitlik, kardeşlik ve hoşgörüye dayanan bir uygarlık ve anlayış birliğine doğru
yol aldı. Bugün Avrupa'da, yönetenlerin zorbalıkla koltuklarına yapışma hevesi
ve laubali direnişi yoktur. İnsanların kendi çıkarları için, kuralları çiğneme
açıkgözlülüğü ise; neredeyse hiç kalmamış gibidir.
Artık
Avrupa'da devlet makamlarına seçilenler; orada sürekli kalmak için her illegal
yola başvurmuyorlar. Uzun süre iktidarda kalanlar, kendi inatları ve
çıkarcılıkları ile değil; ancak halkın desteğiyle o koltuklarda
kalabiliyor. Üzerlerine en küçük bir
suiistimal ve yasa dışılık kuşkusu bulaşan makam sahipleri, hemen istifa
ediyor.
Gerçi,
Rusya'da ve ondan yeni kopan(kurtulan) bazı Batı Avrupa ülkelerinde, durum
böyle değil. Fakat onlarda bile, demokratik anlayış bizden daha önde görülüyor.
Avrupa'da üzerine şaibe, hatta onun küçük bir gölgesi bulaşan her yetkili;
hemen istifa ediyor. Olayın aydınlığa çıkmaması için, kuralları zorlamıyor.
İtalya'nın eğlenceye ve alemlere düşkün eski devlet başkanı bile, hüküm
giymemek için; çok-çok zengin olmasına rağmen dümenler çevirmedi. Yaptığı
yanlışların ceremesini çekmeye, kendi gönlüyle boyun eğdi.
Avrupa
Birliği Bakanı, Artık o birliğe girme şansımızın kalmadığını; ağzıyla itiraf
etmişti. fakat sonra, girilecekmiş gibi davranma oyununu sürdürmek zorunda
bırakıldı.
*Avrupa'da
adı yolsuzluğa bir nebze bulaşan bir bakan veya daha üst veya alt görevdekiler;
hemen istifa eder. *Makamını koruyup o makamın gücüyle suçlarını örtmeye
çalışmaz. Bizde ise tam tersi var. Hele son ortaya dökülen suiistimallerden
sonra; A.B. şansı hiç kalmamıştır
***
Yöneticilerimiz
Avrupa ile, bir geri kabul ve karşılığında güya vize kolaylığı anlaşması
imzaladılar. Fakat bu anlaşma; büyük çapta ülkemizin zararınadır. İtalya'nın
bütün büyük kentleri kaçak gelmiş Afrikalılarla dolu. Diğer Avrupa ülkelerinde
belki toplam yüz milyonu geçen Afrikalı, Asyalı ve başka kaçaklar var. Avrupa o
anlaşmaya dayanarak bunları bize postalamak istiyor. Vize kolaylığı denen şey
de; birçok istisnalar ve kısıtlamalar getiriyor. Bu tehlikeyi görüp önlem almak
gerek. Fakat kendi aralarındaki çekişmelerden; yönetimin bu tehlikeyi gördüğü
bile yok!