EVİMDEKİ MİNİ EĞİRDİR MÜZESİ 12. Bölüm

eğirdir haber,akın gazetesi,egirdir haberler,son dakika,EVİMDEKİ MİNİ EĞİRDİR MÜZESİ 12. Bölüm
Haberin Tarihi: 17.9.2013 11:17:00 - Okunma Sayısı:3130 defa okundu.

EVİMDEKİ MİNİ EĞİRDİR MÜZESİ 12. Bölüm

NİSLİLERİN KARA KAYIĞI ZİFTLİ KAYIK VEYA GEMİ

 

            Göl durgun olduğu zamanlarda tatlı kürek şırıltılarıyla suyun üzerinden sessizce kayar gider. İçinde, Ada’dan Eğirdir’e veya Eğirdir’den Ada’ya giden yolcuların yarenlikleri durgun suların üzerinde yayılıp uzaklardan bile duyulabilir. Hırçın havalarda bunun aksine, dalgalarla boğuşan teknenin küreğinden, direğinden, yelkeninden, sırığından, dümeninden, şaplağından ayrı ayrı çıkan sesler, kürekçilerin oturup kalkarak ve dalgaları kollayarak kürek çekmeleri ve yelkencinin telaşlı hareketleriyle bir kat daha büyüyüp, içindeki yolcuların kayığın dibine oturarak sessizce Allah’ın yardımına sığınmalarına sebep olur. Zira gölün zümrüt dalğaları pek yamandır.

            Kayığın gövdesinin bütün yüzü ziftle kaplı olurdu. Bu hem tahtaların su içinde çürümelerini önler hem de kalafat görevi yapardı. Her kayıkta bir yelken direği, bir dümen, dümen tahtası, bir sırık, şaplak, yelken bezi, iki adet kürek, küreklerde dengeyi temin için ikişer ikişer bağlanmış dört adet ağır taş, lenger (çapa), lenger zinciri (bu zincirin bir ucu kayığın burnundaki halkaya bağlanmıştır) ihtiyaca göre bulundurulmaktaydı. Sırık üç metre kadar boyda, sağlam bir ağaçtan yapılmış olup sığ yerlerde kayığı hareket ettirmek, bilhassa sahile yanaşırken veya açılırken manevra yaptırmak için, kayığın arka ucuna yerleşen kayıkçı tarafından, bir ucu gölün dibine dayanarak itilmek suretiyle, mahirane bir şekilde kullanılırdı.

            Yukarıda resmi görülen maket 41 cm. boy ve 10,7 cm endedir. 2011 senesi Temmuz ayında yapılmıştır.

Bu Haberi Paylaş



Yorum Yap