Eğirdir’e Turist Neden Gelsin?!!
Türkiye’ye
gelen turist sayısının artmasına rağmen, on yılı aşkın süredir Eğirdir’de
turizm her geçen yıl giderek “kan kaybetmektedir”. Bunun nedenleri belirtildiği
gibi; ne konut, ne otel, ne oto- yol, ne sürdürülebilir turizmde ve nede
“çılgın projelerin” eksikliğindedir.
Eğirdir’e
Turist neden geliyordu?
Eğirdir
Gölü çevresinde binlerce yıllık tarihin, kültürlerin yaşanması, Eğirdir ve
Kovada Gölü Milli Parkı’nın doğal güzellikleri, temiz havası, suyu ve doğal
ürünleri yıllardır turistlerin ilgi
odağını oluşturmuştur.
Tüm
dünyada olduğu gibi turist taşa, betona, yapaya gelmemektedir. Doğal Göl,
yaşanan medeniyetler- temiz bir doğa
varsa, turizm var!
Eğirdir’de
turizmin gelişmesinde olmazsa olmazı;
doğal olan tabiat güzellikleri ve gölüdür. Eğirdir Gölü’nün içinde
bulunduğu sorunları göz ardı ederek; turizm için yol, yapı, kanal vb.
taşlaştırmalarla, gölün doğasını, ekolojisini bozarak, "çılgın
projelerle", bilgi sahibi olmadan fikirler öne sürerek; sorun çözümlenmez,
zaman geçer, olan da göle olur. Gölün doğal yapısı, turizmin gelişmesi en büyük
kaynaktır.
Oto-yol, “çılgın projeler, turist getirmez, götürür!…”
Oto-yol:
Turizmin gelişmesi gölün kıyı kesimine Konya-Barla yollarını otoyol yaprak
sağlanmaz. Barla’ya ulaşım için kara yolu vardır, Eğirdir’den ulaşım içinde yol
yeterlidir. Gölün doğal yapısı tahrip edilerek yeni bir yol yapımına gerek
yoktur ve ihtiyaç da değildir.
Eğirdir
Gölü kenarındaki Konya yolu yeterlidir, insanlar doğal güzellikleri izleyerek
seyahat etmesi daha sağlıklıdır. Oto-yolda hızlı gitmekle, kaç dakika
kazanılacak? Yasalar, Özel hükümler buna müsaade etmemektedir. Şimdiye kadar
olduğu gibi gölü düşünmeden yapılan baskılarla yolda ısrarcı olunmamalıdır.
Kanal
projesi: Turizmin gelişmesi yapılaşmayla- "çılgın kanal projelerle"
değil, gölün doğal yapısının korunmasıyla olur. Göl başlı başına bir güzellik,
“büyük bir kanaldır” .
Keşke
Kovada Kanalı girişindeki regülatör olmasa, su kanala devamlı aksa, Kovada
Gölü-Kanalı kokmayacak ve Eğirdir Gölü kendini temizleyecek… Derinlik, eğim
farkı?! Maliyet?!
"
Altın Elma, Gümüş Balık, Bronz Istakoz" !
Eğirdir’in
1980’li yıllarda benimsenen bir sloganı vardı. "Altın Elma, Gümüş Balık,
Bronz Istakoz" festivaller yapılırdı! Düne göre; elmanın, su ürünlerinin
ne kadarı platin mi?
Eğirdir “Cennetse(!)”
“hazineyse (!)”
neden
Eğirdir’in nüfusu
azalmakta!
Eğirdir’e
turist; "kalacak tesis yok diye gelmemektedir" demek, doğru teşhis
değildir...
Eğirdir'in
nüfusunun giderek azalmasının ve Eğirdir'deki ikincil konutların bir çoğunun
son yıllarda boş ve ev fiyatlarının da çok ucuz olması gölden kaynaklanan
sorunlar nedeniyledir.
Eğirdir’e Turist Nasıl Gelir? Çözüm için neler yapılmalı?
*
Eğirdir Gölü ve çevresi tabiat ve tarih müzesidir, dünya mirasıdır. Eğirdir
Gölü; gölet değildir, doğaldır mutlaka korunmalıdır ve gölde yapay oluşumlara
izin verilmemelidir.
*
Gölün sorunları bu günün değil, geçmiş yılların sorunudur böyle ele
alınmalıdır, suçlu aramak bizim işimiz değil. Soruna politik bakışla bakılıp,
gölün korunması hep doğaya ve lafa bırakılmamalıdır. Moda!!! kanal projeleri
yerine, gölün bilinen sorunlarının çözümlenmesi ve doğallığının korunması için
projeler hazırlanıp- uygulanmalıdır.
*
Özel Hükümlerde adı geçen gerçek “Ekolojik Köy” ve mavi-yeşil kuşak
modelleriyle, doğaya uyumlu ve koruyucu düzenlemeler yerine getirilmelidir.
*
Turist bozulmamış doğal güzellik, kokmayan suyu ve sağlıklı su ürünleri ve
sineksiz ortamı ister... Önce bunlar mutlaka sağlanmalıdır. Bunlar sağlandığında,
Davraz-Eğirdir-Kovada- Antalya arasında beyaz-sarı-yeşil (mevsimsel) doğal
kuşak hattı gelişecektir.
*
Yıllar öncesinin sağlık turizminin geliştirilmesidir. Eğirdir; doğası, tarihi,
sosyal yapısı, havası, tarım ürünleriyle hak ettiği bir Eğitim merkezi, Ar-Ge;
uygulama - üretim - işleme alanı olmalıdır. Bunun içinde şu kadar öğrenci gelir
diye MYO ile yetinilmemeli, fakülteler açılmalı, hedef Eğirdir’de kurulacak bir
üniversite olmalıdır. Eğirdir “gücüne” inanmalı.
Yerli-yabancı turistlerin Eğirdir’e daha önceki yıllardaki gibi neden
gelmediğini, göl kenarındaki çoğu işletmecilerin ortak -genel görüşlerini
duymak gerekir.
İşletmeciler;
“Hocam; turist Eğirdir’in doğal güzelliklerine, lezzetli-sağlıklı balıklarına,
kokusuz- sineksiz ortamında gezmeye, yemek yemeye, konaklamaya geliyordu. Şimdi turist yok denecek kadar azaldı… Nerede
o eski turlar, turistler…dükkan kendimizin olmasa…
Hocam;
Eğirdir’e Turist Neden Gelsin?!!**…Neden gelsin, kokuya mı? sinek kovalamaya mı
gelsin?.. Sorunlar yıllardır aynı, göl temiz demekle, ilaçlamayla olmuyor,
görmezden gelerek, sorunları çözmeden “Eğirdir de bağlasanız da turist
durmaz”(!) Durur mu?(!)”
Göl
yoksa, Eğirdir Gölü çevresindeki tarımda, turizmde yok olacaktır. Laf çözüm değildir.
Özel
Hükümlerdeki su kotu seviyesi yükseltilirse-korunursa ve tarım yöntemi, tavsiye
yerine zorunlu hale getirilirse gölü koruma yasaları gölü koruyacağından
Eğirdir’de turizmin gelişmesine de neden olacaktır. Yasa ve yönetmelikler
uygulansın ve uyulsun…
Gelecek Yazı:
Özel Hükümle Plajlar Kapanacak mı?
Ekolojik Köy Nedir?